GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
7 Mayıs 2019 Salı

Maç yeni başlıyor!

Hatırlayın, 31 Mart gece yarısına doğru…

Neredeyse memleketin her köşesinde…

Aşağı yukarı…

Kazanan / kaybeden belli olmuştu…

Televizyona kilitlenen milyonlar…

İşte tam o sırada…

Bir “garabet” olduğunu fark ettiler…

Saat 23.20’den itibaren…

Seçim sonuçlarına ilişkin Anadolu Ajansı’nın veri akışı…

Stop etti, ansızın!

“Amanın, n’oluyor?” demeye kalmadan…

Binali Yıldırım, gece yarısından sonra…

Üç bin küsur oyla seçimi kazandığını açıkladı…

Bir saat sonra a İmamoğlu ekrandaydı:

“Aramızda 30 bin fark var; seçimi aldık hayırlı olsun…”

***

Aradan…

Macera dolu 36 gün geçti…

İstanbul oyları defalarca sayıldı, ellenmekten oy pusulaları eskidi!

Mükerrer seçmen iddiaları ile başladı…

Olağanüstü itirazlarla devam etti…

Milletvekillerinin…

Oy çuvallarının / tarlalarının üstünde sabahlamaktan…

Canları çıktı!

İmamoğlu’na “mecburen / mecburiyetten” mazbatayı verdiler ama…

İtirazların sonu bi’türlü gelmiyordu…

Sonra n’oldu?

Sürpriiiiiz!

YSK, dün akşam “derin” kararını açıkladı:

“İstanbul seçimleri iptal ama sadece büyükşehir için…”

(Karar 7’ye karşı 4 oyla, yani oy çokluğu ile…)

Peki…

Hangi gerekçe ile iptal?

Şu gerekçe ile:

“Yasaya aykırı şekildi 225 civarında sandık kurulu başkanı ve kamu görevlisi olmayan 3 bin sandık kurulu üyesi seçimde görev yaptığı için!”

***

Fazla tartışmaya gerek yok…

İki soruya cevap aranıyor?

Biiir:

225 civarında sandık kurulu başkanı ve kamu çalışanı olmayan 3 bin 500 sandık kurulu üyesini kim / kimler görevlendirdi?

Cevap:

Vali ve kaymakamların verdikleri listelerle…

İl ya da ilçe seçim kurulları!

Eeee, bir “kabahat” varsa, kimde?

YSK’ya bağlı il ve ilçe seçim kurulları…

Temiz ve net…

İkiiii:

İstanbul seçimi neden sadece “büyükşehir adayları” için yenileniyor?

Madem…

Dünya kadar sandık kurulu başkanı ile binlerce sandık kurulu üyesi “yasaya aykırı” görev yapmış…

Bu arkadaşların “en asli” işi…

Sandığa atılan zarftaki “dört pusula”nın tamamından sorumlu değil mi?

(Büyükşehir başkan adayı, ilçe başkan adayı, meclis üyeleri listesi ve muhtar…)

Onların görevi…

(Çok matrak ama…)

Sadece…

Büyükşehir pusulaları ile sınırlı mı ki?

Bi’tek büyükşehir adayı için seçim yenileniyor?

Yasaya aykırı bir görevlendirme varsa…

O arkadaşlar “seçimin” bütününden sorumlu değil mi?

***

Tamam…

YSK’ya itiraz kabil değil ama…

O iş bitti…

Ancaaaaak…

Tarih bu “yılan hikayesi gibi” uzayıp giden “31 Mart” seçimini…

Nasıl yazacak?

“Gayet yerinde ve mantıklı…” diye…

Olabilir mi sizce?

*** 

İstanbul…

23 Haziran’da “özellikle ve aşkla” sandığa gidecek…

Belki de…

31 Mart’ta “gözünü kapatıp” yaptığı tercihini…

İnadına değiştirecek…

Çünkü…

Bizim insanımız…

Mağdura kol-kanat gerer!

(Mağdur kimse artık!)

O nedenle…

Fazla heyecana gerek yok!

Aslında…

Maç yeni başlıyor!

Nokta…

 

Sonsöz:

“Ümitsizlikten sonra nice ümitler, karanlıkların sonunda nice güneşler vardır… /  Hz. Mevlana…”