Türkiye'nin herhangi bir köşesinden İzmir'e gelen herkes, her şeyden önce Kordonboyu'na koşar.
Kordon'u, boydan boya bir güzel arşınlar.
Boy boy hatıra fotoğrafı çektirir.
Sonra memleketine döndüğünde havasını atar, "Ben Kordonboyu'nda gezerken..." diye başlayan cümlelerle hayranlığını anlatır.
Bu gerçeğin yanında, bir gerçeği daha vardır Kordon'un...
O da, Kordon'un derdinin hiç bitmemesi...
Eskiden biz İzmirliler, Kordon'daki işletmelerin dışarıya atılan masalarından şikayetçiydik.
Bu sorun, bir şekilde aşıldı.
Vatandaşın hala şikayeti olsa da, yaya geçiş yerini bırakmak koşuluyla uzlaşmaya varıldı.
Kaldırımdaki tentelerle ilgili sorunları, aylarca, yıllarca konuştuk.
Ortak projeler üretildi, uygulandı, beğenilmedi; sil baştan yeniden yapıldı.
Büyükşehir'in önceki Başkanı Aziz Kocaoğlu, rahmetli Ahmet Piriştina döneminde ciddiyetle ele alınan "Kordonboyu Kanunları" kapsamında bu bölgedeki sorunların çoğunu çözdü.
Şimdiki Başkan Tunç Soyer, aynı çizgide yoluna devam etti.
Şu anda ışıklı tabela gibi ufak tefek sorunlar tartışılıyor.
Olacak o kadar tabii ki...
Zamanla bu sorunun da aşılacağına inanıyorum.
Şunu da özellikle belirtmeliyim ki, Genel Sekreter Dr. Buğra Gökçe'nin, bu sorunların aşılmasında çok ama çok büyük emeği var.
Dr. unvanlı bir şehir plancısı olarak Gökçe, Kordon'daki işletmecilerle ortak akılla çok önemli değişimlere, yeniliklere imza attı.
***
Gelelim bugüne...
Kordon'da dertler tam da bitmişken, nurtopu gibi bir sorunu daha doğdu.
Bu sorunu, Kordon İşadamları Derneği Başkanı Ömür Şanlı'dan dinlerken, tüylerim diken diken oldu.
Pek çok İzmirli vatandaşın sebep olduğu Kordon'daki gürültü ve görüntü kirliliği, farklı boyutlara varmış.
Kordon'da oturan vatandaşlar da gördüklerinden, yaşadıklarından çok şikayetçi.
Korona günlerinde "Aman vatandaşıma bir şey olmasın" diyen Büyükşehir Belediyesi, çemberler çizdi, çimlerin üzerine...
İnatla insanlar, çemberin içinde değil, dışında oturup eğlenmeyi tercih etti.
Koronaya meydan okurcasına...
Gerisini, Ömür Şanlı'dan dinleyelim:
***
"Kordon'da okey oynayanları mı ararsınız, piknik yapanları mı...
Çimlerin üzerindeki manzaralar, insanı çileden çıkaracak cinsten...
Kimi küçük piknik tüplerini getirip çayını demliyor, piknik yapıyor.
Yakında mangal yapmaya başlarlar.
Dahası...
Çok yakında nişan, düğün törenleri bile görebiliriz Kordonboyu'nda..."
***
"Ömür Şanlı'yı bu kadar kızdıran ne oldu acaba?" diye düşünürken, ağzındaki baklayı çıkardı:
"Geçenlerde DJ getirdiler, çimlerin üzerinde parti verdiler.
Hepimiz, 'yok artık, daha neler...' dedik.
Çevreyi rahatsız ettiklerinin farkında bile değiller.
Kordonboyu'nda eğlenmenin dozu, bu kadar abartılmamalı.
Her gece yaşananlar, işletmecileri de çileden çıkarıyor.
Müşterilerimiz de huzur içinde mekanlarımızda yemek yiyemez, bir şeyler içemez oldu.
Hiç kimsenin o çimlerde eğlenmesine karşı değiliz, yanlış anlaşılmasın.
Abartılı eğlenceyle gelen gürültü ve görüntü kirliliğine karşıyız.
Korona ile mücadele ettiğimiz şu günlerde...
Bu tehlikeli düzene bir çekidüzen vermek lazım."
***
Kordon İşadamları Derneği Başkanı Ömür Şanlı, Kordonboyu gerçeğini ortaya koyan bu unsurlara başka şeyler de ekledi.
Yazıyı daha fazla uzatmaya gerek yok.
Yetkililer, koronavirüs salgını ile mücadele ettiğimiz şu dönemde, Kordon'a mutlaka el atacaklardır.
Buradaki sorumsuzluğa son verecekler, sorumsuzlardan hesap soracaklardır.