Dünya kuruldu kurulalı, asker olma sözü veren ve vergi-zekât ödeyen kişiler yerlidir, millidir ve aslî unsurdur.
Çeşitli yollara başvurarak askerlik yapmayan ama muharip askermiş gibi vatan, millet, bayrak… nutukları atıp beğenmediklerini “vatan haini!” ilan edenler, terörle mücadelede şehit düşenleri gördüklerinde acaba vicdanları sızlıyor mu, kendi hallerine bakıp hicap duyuyorlar mı?
Her yıl vergi ödeyenlerin listesi yayımlandığında ismini göremeyenler acaba ne düşünüyor?
Hâlâ Koç ailesinden beş kişi en çok vergi ödeyenler listesinde yer alıyor. Bu tablo karşısında devletten kallavi ihale alanlar vicdanlarında neler hissediyor?
Rahat uyuyabiliyorlar mı?
***
Yıl boyu zekât nutku atanlar, neden bir kez olsun devlete vergi vermeyi dert edinmiyor?
Bu devlet; askere, hastaya, yoksula, öğrenciye, yola, köprüye, baraja, her türlü alt yapıya… para harcıyor.
Sizce devlet bu parayı nereden buluyor?
ABD ve AB’den mi yoksa TÜSİAD zenginlerinden mi?
Ya da maaşıyla geçinmeye çalışan işçi, memur, emekli, küçük esnaf, asgari ücretli ve sosyal yardım desteğiyle yaşamını zorluklar içinde sürdüren on milyonlarca “dolaylı vergi” mükelleflerinden mi?
Sahi bu devlet ve millet ne ile ve kimlerin vergisiyle ayakta duruyor?
Vergi ödemeyenler ve askerliği bedel ödeyerek yapmış görünenler “hain” olmuyor da bizim partiye oy vermeyenler mi hain oluyor?
Bu vatandaşlık hukukunu kim icat etti?
Bilgisi olan var mı?
Şu kadar ihale alıp devletin-milletin parasını harcayanlar, neden bir TÜSİAD üyesi kadar bu ülkeye vergi-zekât sadakati gösteremiyor?
Cemaatler, tarikatlar ve bilmem kimler, hangi hizmetleri karşılığında, rakamları tahmin edilemeyen zekât, sadaka, hibe, bağış ve himmet toplayabiliyor?
Devler her muhtacın ihtiyacını gidermek için gece gündüz çabalarken, devlet içinde paralel yapı oluşturmaya çalışanlar acaba kaç garibana yardımcı olmak için uykusuz kalıyor?
Bin kişiden yardım toplayıp üç-beş cemaat üyesine küçük yardımlar yapanlar kimi kandırıyor?
Allah’ı mı, devleti mi?
Bunu merak eden olmayacak mı?
Neredeyse “vergi gelirleri” kadar para toplayanlar, bu işi “devleti ele geçirmek” için yaptıklarını açık bir şekilde anlatıyorlar!
Bunların her birinin devletin içinde birer “paralel yapı” oluşturduklarından kuşku yok. Şu anda işi alttan alıp iktidara iltifatlarda bulunduklarına bakmayın.
İltifatlar, bitler kanlanıncaya kadardır!
Sonrası, Allah büyük!
***
Oysa Milliliğin, Müslimliğin ve Müminliğin ölçüsü vergi-zekât verip askerlik yapmak olsaydı Türkiye bambaşka bir ülke olurdu.
Dinler tarihi kadar eski olan söz konusu değerler gözardı edildiğinden, basit bir nedenden dolay TÜSİAD’ın değerli üyeleri, bir anda beş para etmez insanlar seviyesine düşürülebiliyor.
Her türlü rüşvet, yolsuzluk, adaletsizlik ve ayrımcılığı yapanlar, ordumuzdan utanmadan “kahraman”lık rolü çalıyorsa ve kolayından “milli” oluyorsa, böyle bir ülkede kimse geleceğinden emin olamaz.