GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
1 Kasım 2020 Pazar

Kansızlık tekerrürden ibarettir!

Utanmazın Twitter’dan attığı iğrenç mesaja bak:
“Allah, zinanın başkentini uyarmak için salladı unutmayın...”
Zinanın başkenti dediği, İzmir!
O kansız, bu iğrenç mesajı atarken...
4.5 milyon tek yürek olmuş, enkaz altından gelecek...
Bir ses, bir nefes bekliyordu...
***
Örümcek kafalıların...
Sözüm ona dinsel içerikli...
Aslında...
Alaycı ve “intikam” kokan deprem mesajların tarihçesi hayli eski...
40’lı yaşları devirenler iyi hatırlar...
Fazla geriye gitmeye gerek yok!
Türkiye’nin en büyük acılarından birini yaşadığı günlerdi...
Takvimler, 17 Ağustos 1999’u, saatler sabaha karşı 03:02’yi gösteriyordu...
Marmara Depremi, 7.2 ile geldi... 25 saniyede bizi bitirdi...
Taş üstünde taş kalmadı...
Resmi rakamlara göre 20 bin, fısıltı gazetelerine göre 50 bin insanımızı kaybettik...
Batı dünyası bile, “Türkiye bitti!” dediği sırada ne oldu, biliyor musunuz?
***
Bir grup “kansız”...
Marmara Üniversitesi önünde...
“7.4 yetmedi mi?” diye...
Hayasızca pankart açtı...
Resmen...
Depreme kurban verdiğimiz 20 bin insanımıza karşı...
İnanılmaz bir saygısızlık sergilendi...
Onlar bu hayasızlığı yaptı, 66 milyon kahroldu...
***
O tarihte kimse ceza almadı...
Depremde can verenlerin...
Yaralı kurtulan on binlerin...
Sakat kalanların onurlarına...
Bir avuç “yobaz” tarafından “kara” çalındı!
O günlerin koalisyon hükümeti...
Rezaleti, hadsizliği, yobazlığı sadece seyretti...
***
Aradan neredeyse çeyrek asır geçti...
Teknoloji kendini katladı...
Bugün bir twiiter...
Yüzbinleri etkiliyor...
O zaman...
İzmir’deki deprem acısı katmerlenerek artarken...
Neden kimileri...
Kimlere hizmet etmek için...
“Ya Rabbi, İzmirliler gibi zinaya, nefsime değil; seccademe köle et beni... Amin...” diye mesaj atar?
***
İçişleri Bakanlığı...
Yüreklere su serpti:
“Hepsini yakaladık... İçindeki kini ve nefreti sosyal medyadan yaymaya devam edenler, yazdıkça yakalanacaksınız!”
***
Bu kansızlığı sergileyenler...
Nasıl bu kadar fütursuz olabiliyor?
***
İnsanları, insan olarak görmeyip...
Onları kendi aciz beyinlerinde...
“İnanan” ve “İnanmayan” olarak gruplara ayırmak nereye kadar?
***
An itibarıyla yaşadıklarımız...
21 yıl önce...
Betonların altında inleyerek can veren, kadınıyla, erkeğiyle, bebeğiyle 20 bin kişiyi bir çırpıda “günahkar” diye silip atan kuş beyinlilerle Türkiye nereye gider?
***
Dinler tarihi kadar eski olan din sömürücülüğünün yobazlığa dönüşmüş hali...
Şu anda...
Sosyal medyayı allak bullak eden “nefret mesajları” ile vücut buluyor...
Yaşadıklarımız...
21 yıl önceki Marmara Depremi’nden sonra...
Tansiyon yükseltmek değil, olsa olsa...
Vites değiştirmeye çalışmaktır...
Nokta...

Sonsöz: “Menemen’de Devrim Şehidi Kubilay’ı katledenler, o sırada (Din elden gidiyor) diye bağırıyorlardı...”