İnciraltı planlarıyla ilgili tartışmalar gündemden düşmüyor.
Planlar ha bugün çıkacak, ha yarın, derken bugünlere geldik.
Ne yazık ki ortada elle tutulur bir şey yok.
İzmir'in 2015 ve 2020 EXPO adaylıklarında "Herkes için sağlık" temasıyla yola çıktık.
"Herkes için sağlık" derken...
Oraya kurulacak termal tesislerle dünyaya sağlık hizmeti sunma ilkesi öne çıkmıştı.
Fakat bugün görüyoruz ki...
İnciraltı'nda arazisi olan ve yıllardır plan bekleyen insanların sağlığı bozuldu.
Daha net yazayım; kafayı yemek üzereler!
***
İnciraltı Gelişim Derneği Başkanı Tayfun Karabulut'u Sonsöz TV'de birkaç kez ağırladım.
Son buluşmamızda, heyecanını yitirmese de umudunun kırıldığını gözlemledim.
Umut bağladığı kurumların, kişilerin sorunu henüz çözememiş olmasından duyduğu üzüntüyü gözlerinden okudum.
Son umut olarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan görüyor.
***
İnciraltı'nın, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin, meslek odalarının, bakanlığın ve orada toprağı bulunan hak sahiplerinin hepsini memnun edecek şekilde planlanması, elbette çok güzel olur.
Elbette herkesi memnun etmek mümkün değil.
Orada tarım yapılabilir mi, yapılamaz mı?
Bu başka bir tartışma konusu.
Fakat İnciraltı'nın tamamını içeren planlar, nerede tıkandı?
Yılbaşına kadar bu sorunun çözüleceğini iddia edenler, neden sessiz kalıyor?
Ortaya çıkıp bir açıklama yapsalar, olmaz mı?
***
İnciraltı gibi...
Gözümüzün önünde bir Sarnıç problemi var.
Oradaki mağdur insanlara her seçim öncesi, umut vaat edilir.
Tapularını alacakları, bir Torba Yasa ile bu sorunu çözeceklerini söylerler.
Fakat sorun, olduğu gibi durur.
Seçim zamanı yaklaştığında planlar, bugünden daha fazla sahiplenilir!
Daha çok mavi boncuk dağıtılır.
Seçim biter, yine unutulur.
Korkarım, İnciraltı'nın kaderi de Sarnıç'la aynı olmaya devam edecek gibi!
***
İzmir Büyükşehir'in, Balçova Belediyesi'nin yapıcı tutumlarına rağmen İnciraltı'nda aşılamayan sorun nedir, merak konusu...
Mülk sahipleri de yüksek yapılaşma istemediklerini defalarca dile getirdiler.
Sağlık turizmine hizmet edecek tesislerin öncelikli olması, herkesin ortak arzusu.
Kent Ormanı'ndan daha fazla yeşil alanın oluşacağı açıkça ifade ediliyor.
Peki sorun ne?
Bakanlık, planları neden bekletiyor?
Artık zorlu hayat koşullarına dayanamayan mülk sahipleri, arazileri toplayan insanlara teslim oluyor.
Plan için, arazi toplayıcıların tüm arazileri ele geçirmesi mi bekleniyor?
***
Bu soruları, bu köşede yazdığıma bakmayın.
Aslında İnciraltı veBahçelerarası mağdurları soruyor bu soruları...
Cevapları da en kısa zamanda bekliyor.
"Herkes için sağlık" sloganıyla anılan İnciraltı'ndaki bu sorun, hak sahipleri başlarına huni geçirmeden çözülmeli.
Tarım yapılacaksa, tarım yapılacak, densin.
Planlama olacaksa, planlar ortaya çıksın, tartışmaya açılsın