GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
20 Ekim 2019 Pazar

İlk aşk unutulmaz!

Bugün Pazar...

Hiç bitmeyen sevgi ve saygıyla...

Atatürk’ü bu köşede anma ve hatırlama günü...

Bir kez daha...

Az bilinen yaşanmış bir öyküyü paylaşalım...

Bunu yaparken de...

Bu anıyı anlatarak bu günlere taşıyan...

Atatürk’ün Selanik’ten arkadaşı, başyaveri Salih Bozok’u…

“Atatürk’ün Özel Hayatı” kitabını yazan Niyazi Ahmet Banoğlu’nu ve…

“Atatürk’ten Gençliğe Unutulmaz Anılar” eserinin yazarı Ahmet Gürel’i…

Saygıyla analım...

***

Selanik…

Mustafa Kemal, 10-12 yaşlarında…

Komşu kızına aşık oldu…

Kız, sekiz yaşlarındaydı…

Akşamları…

Okuldan çıkar çıkmaz…

Doğru eve koşar, hemen elbiselerini ütületir…

Oyun seyretmek bahanesiyle…

Zıplayan, koşan mahalle arkadaşlarının arasına koşardı…

Oysa…

Asıl amacı, komşu kızını pencerede görebilmek…

İşte, Atatürk’ün iyi giyinmeye merakı…

Biraz da o günlerden kalmadır…

***

Hayatı boyunca yaptıklarını…

Bir “insan” olarak yapmakla övünen…

Ve dahi…

“Mucize” kelimesinden nefret eden Atatürk…

İlk gençlik günlerinden itibaren…

Bir insanın hayatta nelerden istifade edebileceğini bilmiş…

Ve bunların hepsini de kişiliğinde denemişti…

Çalışmak, ağırbaşlı bir tavır takınmak…

Her şeyde başarılı olmak gibi kesin kararı yanında…

“Sevmek” hakkını da kendinde buluyordu ve sevmişti de…

***

Mustafa Kemal…

Manastır İdadisi’ndeki (lise) öğrenim döneminde…

Selanik’te, annesinin yanına geliyordu…

Askeri elbise ile göz kamaştırıyor…

Selanik’in kızları etrafında pervane gibi dönüyorlardı…

Gelgelelim…

Mustafa Kemal’in gözü hiçbirini görmüyordu...

O, mahallesindeki bir Rum kızına gönlünü kaptırmıştı…

Okulun açılma zamanı yaklaştıkça…

Mustafa Kemal’in de üzüntüsü artıyordu…

Sonunda tehlikeli bir formül buldu…

Aşık olduğu kızı Manastır’a kaçırmaya karar verdi…

Ancak…

Annesi Zübeyde Hanım bu “aşk planı”nı hemen anladı…

Telaşlandı…

Durumu kardeşi Subaşı Hüseyin Ağa’ya açtı…

Oysa…

Mustafa Kemal, kızla çoktan anlaşmış…

Hatta Manastır’da bir oda bile kiralamıştı…

Aşıkların Manastır’a hareket günü gelir…

Mustafa Kemal, ilk aşkını istasyonda beklemeye koyulur…

Trenin hareket saati yaklaştıkça…

Mustafa Kemal’in telaş ve heyecanı da artmaya başlar…

Gözleriyle kalabalık arasında nişanlısını aramaktadır…

Kampana çalar, trenin tekerlekleri dönmeye başlar…

Lokomotif ağır ağır istasyondan uzaklaşırken…

Mustafa Kemal, kalabalık arasında…

Dayısı Subaşı Hüseyin Ağa ile göz göze gelir…

Ve o an, her şeyi anlar…

Dayısı aynı gün sevdiği kızı bulmuş…

Ailesiyle de konuşarak Manastır’a gitmesine engel olmuştur…

***

Aradan yıllar geçer…

Atatürk, Çankaya’daki sofrada…

Yakın arkadaşlarına bu hazin aşk hikayesini anlatır ve…

Sohbete şöyle nokta koyar:

“Dayım haklıydı…”

***

Bitiriyoruz…

Neyle?

Bir şiir ile…

O şiirin hikayesi de şöyle…

Atatürk kitaplarıyla tanınan Eriş Ülger’e göre…

Gazi Paşa’nın, Fikriye’ye yazdığı bir şiir vardır…

Atatürk…

19 Eylül 1924’te…

Hamidiye gemisi ile Giresun’dan Ordu’ya geçerken… 

Yaveri Salih Bozok’a…

Fikriye Hanım’a hitaben seslendirip, yazdırdığı şiir şöyle:

“İçsem de bir kadeh hayat iksirinden,

Zamansız ayrıldım, bilinsin Fikriye’den...

Bıkmadım ki doyayım o narin ellerinden,

Ümmid-i aşkım saracak seni, cefakâr teninden…”

Nokta…
 

Sonsöz: “Dünyada her şey kadının eseridir… / Gazi Mustafa Kemal Atatürk…”