GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
9 Şubat 2020 Pazar

Homeros İzmir’in en değerli markasıdır

Yunanlı bir faşist şanlı bayrağımızı hakaret etti diye, Türkiye’deki bazı ırkçı kafaların da biti kanlandı. Beş yıl önce “Avrupa’nın Kurucu Babası” unvanıyla Der Spiegel’in kapağını süsleyen Homeros’a Yunan faşisti üzerinden haksızlık etmenin âlemi var mı?

Rembrandt’ın iki kez tablosunu yapıp feyz aldığını söylediği, yaşadığı dönemde İzmir’in adının “Homerion” diye değiştirilmesine yol açan adına sikke basılan bu insana sahip çıkmayacağız da ne yapacağız?

Yıllardır yazıyorum, bu konuda epey de yol alındı. Bıkıp usanmadan İzmir’in marka olmasında Homeros’u kullanmalıyız demeye devam edeceğim.

Cumhuriyet’in Kitap ekinden kestiğim bir kupür var elimde. Sizinle o kupürden bir bölümü paylaşmak istiyorum. Kaş’taki Kitap Şenliği’nde “Türk kitapları, doğusalcılık, küreselleşme” başlıklı toplantıda bir bildiri sunan gazeteci Özgen Acar’ın söylediklerinin Homeros’la ilgili yazdıklarının altını çizdim…

Özgen Acar diyor ki: Dünyada kitapları ile küreselleşen ilk kişi kimdir dersiniz?

Birlikte anımsayalım! Türkiye'de 20 bin kadar höyüğün varlığından söz edilir. İnsanoğlunun mağaradan çıkıp tarım devrimi ile üretime ve hayvanları evcilleştirmeye başlamasından yakın tarihlere değin uzanan tarihle yoğrulmuş höyüklerden biri de Troia'dır.

Troia, bu höyüklerin en küçüklerinden biri olmasına karşın, dünyanın "en ünlü" höyüğüdür. Troia'nın ünü, İzmirli hemşehrimiz, âmâ destan ozanı Homeros (İÖ 9-8.yy) gibi bir “halkla ilişkiler uzmanına” sahip olma şansından kaynaklanır.

Homeros'un İlyada ve Odysseia destanları, belki de günümüze değin Tevrat, İncil ve Kuran kadar en çok satan kitapların başında gelir.

Batı'nın doğusalcılığının kökeninde İlyada ve Odysseia kitapları yatar. Bu iki dev yapıtın Batı'da yarattığı Doğuya yöneliş, Doğu'da keşfedilen yazının gelişiminden yüzyıllarca yıl sonra Sümerlerden, Mısırlılardan, Hititlerden ve öteki ulusların öykü, ahlak kuralları ve kültürlerinden etkilenen Tevrat, İncil ve Kuran'daki öyküler ile dinsel alanda küreselleşecektir.

Sorunumuzu artık şöyle yanıtlayabiliriz: “İzmirli hemşehrimiz Homeros için, iki anıtsal yapıtı ile yalnızca dünyanın bilinen ilk küresel yazarı değil, aynı zamanda ilk halkla ilişkiler uzmanıdır, diyebiliriz herhalde!”

Her iki yapıt, ister yazın, ister resim, ister heykel ve de ister müzik olsun Batı sanatının temelini oluşturur.

Troia Anadolu'da değil midir? Homeros İzmirli değil midir?

Anadolu sözcüğü ise eski Yunanca “Anatoliki (doğusal)” demek değil miydi? Bugün Anadolu'da 3 bin antik kent kalıntısının varlığından söz edilir. Anadolu'da, Yunanistan'dan fazla “Yunan”; İtalya'dan fazla “Roma” kenti bulunduğuna göre “Batı uygarlığının kökeni Yunanistan'da mı, İtalya'da mı yoksa Anadolu'da mıdır?” sorusunu sormak gerekmez mi?

***

Özgen Acar devam ediyor: Daha yedi yaşındayken Homeros'un destanını antik Yunancasıyla ezberleyen Alman Henrich Scliemann.(1822-90), o ana kadar “Atlantis,” adası gibi düşsel bir yer olarak algılanan Troia'yı bulmaya gelir ve bulur. Onun kitabı da “en çok satan” ve hâlâ satan kitaplar arasında yerini alır.

Troia'nın ve görkemli hazinenin bulunuşu ile Homeros'un doğruları söylediği anlaşılır. O günden sonra İlyada ve Odysseia kitapları yeni baskılar yapmaya başlar. Belki de dünyanın bir köşesinde şu anda yeni baskıları ve yeni çevrileri yapılıyor olabilir. Bugün yaşasaydı, “telif hakları” ile kuşkusuz zenginlikte bilgisayarcı Bill Gates'i rahatlıkla geçmez miydi?

***

Genç romancıların, öykücülerin, tiyatro yazarlarının, senaristlerin, ozanların İzmirli hemşehrileri Homeros'tan alacakları önemli dersler olduğuna inanıyorum. Homeros bir âmâ olmasına karşın Troia'yı ve Anadolu'yu o gün de, bugün de dünyaya tanıtmasını çok iyi bildi. İzmirli hemşehrimiz Homeros, Anadolu'daki 20 bin höyükten yalnızca birini, üstelik en küçüğünü, ölümsüzlüğe taşıdı. Çünkü görmediği halde o Anadolu'yu tanıyordu, tarihini, öykülerini çok iyi biliyordu. Biz Türkler, son dört yüzyılda; Anadolu'nun tarihini, kültürel mirasını Batılı yazarlardan, gezginlerden, arkeologlardan, onların kitaplarından öğrendik ve öğreniyoruz. Artık, Batılıların kendi uygarlıklarının köklerinin gerçekte Anadolu'dan geldiğini öğrenmelerinin zamanı gelmedi mi? Bu konuda genç Türk yazarlarına Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir, Azra Erhat, Sebahattin Eyuboğlu'nun açtıkları kapılardan yürümelerine ilişkin sorumluluk ve görev düşmüyor mu?

***

Homeros İzmirlidir. Homeros İzmir’dir. Nasıl biz Yunanlı dostlarımızla her karşılaşmamızda birbirimize “kardeşim” diye hitap ediyorsak… Bence Yunanlı faşistlerin de Türkiyeli faşistlere kardeşim demesinde bir sakınca yoktur.

Başkan Tunç Soyer İzmir’e devasa bir Homeros heykeli yaptırmalı. Dünyanın her yerinden gelen turistler, Homeros’un kentine geldiğini anlamalıdır.