GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
6 Şubat 2021 Cumartesi

Herakleitos’tan Yörüklere…

Bugün size coğrafyamızın zenginliklerini yansıtan iki kitaptan söz etmek istiyorum.

Kültür, toprağı işleyenindir

Anadolu, yaşadığımız topraklar, tarihi, yetiştirdiği değerleri ile insanlığın “uygarlaşma” çabasına yol göstericilik, önderlik, esin kaynaklığı yapmış en verimli topraklardır. Bu varsıllığın en iyi örnekleri Antik 6’ncı ve 5’inci yüzyılın insanları tarihe bilimin ve felsefenin / söylemin öncüleri olarak adlarını yazdırmıştır. Thales, Anaksimandros, Anaksimenes, Herakleitos, Anaksagoras gibi söylemciler, günümüzde bile, gerçekleştirilen değişik alanlardaki araştırmaların, sorgulamaların devinim noktasını oluşturmaktadır.

Onların yolumuzu aydınlatan görüşlerinin yaktığı uygarlık ateşini canlandırmak, canlı tutmak, üzerinde yeşerdiğimiz topraklara karşı bir borç, bir ödev. Onları böylesine dinamik, yaratıcı, üretken kılan bakış açılarını, sorgulamalarını kavramak, geleceğe dönük çabalarımızda en doğal, birincil güdüleyicilerimiz olacaktır.

Bu kaygılarla gerçekleştirdiğimiz “Herakleitos Felsefe Günleri 1” etkinliğine değerli konuşmacılarımız kendi ilgi alanları açısından katkılar koymuştur.

Bu giriş ise Selçuk Belediyesi’nin son yayınından…

21-23 Kasım 2019 tarihlerinde Efes Selçuk Belediyesi ve Selçuk Ticaret Odası’nın işbirliğiyle Efes Selçuk’ta düzenlenen “Efesli Herakleitos Felsefe Günleri I” etkinliğinde yapılan konuşma metinleri Selçuk Efes Kent Belleği tarafından kitap olarak yayımlandı. Düşünce tarihinin tüm dönemlerini etkileyen Herakleitos’un tanınması açısından önemli bir kaynak olan kitabın editörlüğü Arkeolog Yusuf Yavaş ve Tarihçi Tolga Mert tarafından yapıldı.

Efes’in hemşehrisi Herakleitos’un felsefesinin çeşitli yönleriyle ele alındığı kitapta, filozofun Anadolu’nun düşünce ve kültür tarihi bakımından önemi ve özgün yönlerine de yer veriliyor.  Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel de bu önemli çalışmayı inceleyerek Selçuk Efes Kent Belleği Kültür Yayınları arasında yer almasının gerek Efes Selçuk’un kültürel kimliği, gerekse Herakleitos’un daha iyi anlaşılması açısından oldukça önemli bir adım olduğunu söylüyor…

Türkiye’nin farklı üniversitelerinden felsefecilerin katkılarıyla oluşan Efesli Herakleitos Felsefe Günleri I” kitabında yer alan yazıların başlıkları ve felsefeciler şöyle:  “Herakleitos Kimdi?”, M. Günay, Yun. Reh. Uzm. Hasan GENÇCAN- “Söylemin Arkeolojisi: Batı Anadolu’da Söylemciliğin Biçimlenişi”, Prof. Dr. Fahri IŞIK-“Uygarlık Anadolu’da Doğdu”, Prof. Dr. Ali Osman GÜNDOĞAN -“Felsefe için Mitolojiden İki Örnek: “Nietzsche ve Camus”, Prof. Dr. Hüseyin Gazi TOPDEMİR-“Bilgelik Ateşi”, Doç. Dr. Mustafa GÜNAY  -''Felsefe-Şiir İlişkisi ve Herakleitos'',  Prof. Dr. Hatice Nur ERKIZAN- ''Herakleitos'tan Aristoteles'e, Aristoteles'ten Bize: İnsan Nedir?'',  Prof. Dr. H. Haluk ERDEM-“Felsefi Miras ve Mavi Anadolu”.

Anadolu’da felsefesinin izlerini ve mirasını ortaya koyan “Efesli Herakleitos  Felsefe Günleri I” kitabı felsefe severlerin ve kültür çalışmacılarının ilgisine sunuldu. Kitap Selçuk Efes Kent Belleği’nden temin edilebilir.

İkinci kitap ise Aliağa Belediyesi tarafından yayımlanan ‘Yörükler ve Derici Yörükleri Tarihi’ konusunda çok değerli bir yayın.

Cevat Yıldırım kitabın önsözünde şöyle diyor:

Yörükler, güzel Türkiye’mizin temel taşıdır. Yörüklerin ilk oturdukları yer Orta Asya’da Baykal Gölü civarıydı. Daha sonra yine Asya’da Maveraünnehir’de yaşadılar. Büyük Selçuklu Devleti’ni, Anadolu Selçuklu Devleti’ni ve Osmanlı İmparatorluğu’nu kuran Yörüklerdi. Osmanlı ordusu Avrupa yollarında ilerlerken onların her türlü levazım hizmetlerini gören de Yörüklerdi. Kanuni’nin ordusunun tüm yiyeceği Yörüklerce temin edilirdi.

Günümüzde adları mahalle de olsa 6 bin 350 Sayılı Yasa’dan önce Aliağa ilçesinin köylerinin sayısı 18’di. Bunların 9 adedi eski yerleşimdi. Hacıömerli, Kalabak gibi. Dokuz köy, 17. yüzyıl sonuna kadar daha önceden yerleşen Yörük köyleriydi. Ayrıca 19. yüzyıl ortasına kadar göçebe hayat süren 9 köy daha vardı. Çıtak, Karaköy ve Karakuzu köyleri bunlara örnektir. Türkiye halkının büyük çoğunluğu Asya’dan göç yoluyla geldi. Geldikleri yerde kentli ve köylü olanlar da Anadolu’da yerleşik duruma geçerek köyler ve kasabalar kurdu. Anadolu’da yaşayan bazı unsurlar Türklüğü benimsedi.

Yörükler Türk halkının en az karışıklığa uğrayan grubudur. Türk milletinin kökleridir. Bu eserde Yörüklerin Asya yaylalarından çıkıp, Anadolu’ya gelişleri tarihi bir perspektif içinde öykülendirildi. Yörükler hor görülen değil, hür görülmesi gereken insanlardı. Et, süt ve sütten yapılan gıdaları üreten onlardı. Ne yazık ki tarih boyunca sadece askerlik ve vergi zamanı hatırlandılar.

1950-1970 yılları arasında tütün işçiliğinde tanıdığım Yörükler mert ve doğru sözlü insanlardı. Güzelhisar’a komşu olan Çıtak, Karakuzu köyleri halkına Derici Yörüğü adı verilir. Hem kendileri hem de meraklı olan kişilerin öğrenmesi için onların tarihi, sosyal ve ekonomik durumları ana çizgileri ile incelenip yazıldı. Eğer Aliağa Tarihi içinde çevre Yörüklerinin geçmişine, bilhassa Derici Yörükleri’nin yaşamına bir pencere açabilmişsem kendimi bir miktar görevini yapmış bir kişi olarak sayacağım.

Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar’ı yayımladıkları tarihsel mirası korumaya yönelik kitaplar nedeniyle kutluyorum.