GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Hanzade ÜNUZ
YAZARLAR
13 Temmuz 2018 Cuma

Hangi Muharrem İnce?

Muharrem İnce…

Aslında nasıl bir insan?

Özellikle de seçimden sonraki halet-i ruhiyesine…

Davranış ve konuşmalarına bakınca…

Bana göre Muharrem İnce’nin…

İki hali var…

Bir tanesi…

Muharrem İnce’nin YALIN Hali…

Milyonların gönlünü fetheden…

Umut veren akıllı insan…

Özgür ruhlu, güler yüzlü, hazır cevap,

Kasmayan, net, idealist siyasetçi…

Biraz çocuksu, biraz muzip, duygulu, vicdanlı, kucaklayıcı bir adam…

Hatır gönül, adap bilen…

Dans eden, şiir yazan…

Sevimli, doğal, sözü özü bir, yenilikçi, yaşam felsefesi olan bir lider…

Bir tutam da kabadayı…

Kirlenmemiş, yiğit bir porte.

***

Biz 50 gün boyunca Muharrem İnce’nin bu YALIN Hali’ni yaşadık.

Anasını kucakladı sevdik…

Eşinin elini tuttu sahneye çıktı alkışladık…

Videolar izletti güldük…

Zekasına güvendik…

Gülümseyerek, azarlamadan da…

Siyaset yapılabileceğini gördük…

Hem eğlendik, hem alkışladık…

Hem de oy verdik.

***

Ama ne yazık ki…

Muharrem İnce’nin bir de…

CHP Hali var…

Gergin, kafasının arkası net olmayan, hırslı siyasetçi…

Demode…

Hiziplere, kulislere açık…

Sevgisiz, kibirli…

Asık yüzlü, azarlamaya müsait, sözünü tutmayan…

Kimseye güvenmeyen…

Güven vermeyen bir siyasetçi…

Oysa biz yakasına CHP rozeti yerine Türk bayrağı taktıktan sonra…

Miting meydanlarında özgür ve özgün bir Muharrem İnce izlemiştik.

Yüklerinden, sınırlarından sıyrılmış…

Rahatlamış…

Bağımsız…

Kuşatılmamış…

Eskimemiş…

***

Mitinglerdeki Muharrem İnce zeki idi…

Hızlı ve doğru karar alıyordu…

Kıvraktı…

Rahattı…

Kendine güvenliydi…

Nokta atış tespitleri vardı.

Belli ki yanında eğlenerek çalışan, renkli, güvenilir…

Siyasete bulaşmamış, dinamik, farklı bir ekip vardı.

Belli ki üslubuna yerleşen o yeni dil müthiş bir sinerjiden kaynaklanıyordu…

***

Muharrem İnce sahneden indikten hemen sonra…

Daha henüz seçim akşamı hepimizi şaşkınlığa uğrattı.

Ne zamanki katmerli CHP’lilerle baş başa kaldı…

CHP gömleğine elini uzattı…

Fiziksel, düşünsel, duygusal  bir dönüşüm yaşadı sanki…

Geriledi…

Kimyası değişti…

Netlik ayarı bozuldu…

Hata üstüne hata yapan…

Kendi başına düşünemeyen, karar alamayan…

Darlaşmış, hesapçı…

Kendi gibi olamayan birine dönüştü…

Kulaklarına dolan hiziplerden zehirlendi.

Bizim miting meydanlarında izlediğimiz Muharrem İnce,

Seçimlerin ardından 15 gün sonra…

Herkes “Acaba nasıl bir açıklama yapacak” diye hala bir umut beklerken….

İlk kez çıktığı bir TV programında…

Seçim akşamı sandıklarda, mahallelerde, TV başında çırpınan milyonları…

Neden YALNIZ bıraktığını…

“Engin Altay öyle söyledi…”

“Engin Altay çıkma, konuşma dedi. Ben de konuşmadım…”

Sözleriyle açıklayamaz…

Yapamaz.

***

O zaman  sorarlar adama,

Seçim akşamı…

Kaybetmeyi bu kadar doğal şekilde kabul ettiğinize göre…

“Adam kazandı” diye cool bir mesaj attığınıza göre…

Peki o zaman kaybetmeye…

“Nasıl bu kadar hazırlıksız olabiliyorsunuz?”

Aklınızı katmerli siyasetçi Engin Altay’a nasıl emanet ediyorsunuz?

Muharrem İnce’yi zihnen zehirleyenler olduğunu düşünsem de…

Bu hal…

Muharrem İnce’nin YALIN Hali’ne yakışan bir hal değildir.

Liderlik asla değildir.

Lider sorumluluğu başkasına atamaz…

Hele hele bunu TV’deki bir canlı yayında hiç yapamaz.

***

Bu hal…

Ne yazık ki, Muharrem İnce’nin CHP Hali’dir.

Aslında o da şüphesiz çok iyi tanıyor CHP’yi..

Adaylığı açıklandığı gün asansör olayında üzüntüyle söylemişti…

“İşte CHP bu yüzden iktidar olamıyor” demişti.

Hücrelerine kadar biliyor zaafları, eksikleri…

Ama yakasını kurtaramıyor…

İçinden atamıyor…

Bakalım sonunda hangi Muharrem İnce kazanacak?

YALIN Hali mi?

CHP Hali mi?

Peki size sorsam…

Siz bu İki Muharrem’den…

Hangi Muharrem İnce’yi seçerdiniz?

Sonsöz: “İnsanın en güçlü yanı, aynı zamanda en zayıf yanıdır…”