GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
YAZARLAR
7 Ağustos 2019 Çarşamba

Fikret Otyam’ı anımsamak

Fikret Otyam’ı  9 Ağustos 2015’da  sonsuzluğa uğurlamıştık. Aradan  dört yıl geçmiş.

O’nu yeterince bilmeyenlere anımsatmak gerekiyor.

Fikret Otyam, yüreği Türkiye için çarpan bir gazeteci  idi.

Fikret Otyam’ı bizim kuşağımız yıllar önce Cumhuriyet gazetesindeki röportajlarıyla tanımıştı. 0, Anadolu’nun dramını yaşamış ve bu dramları kitlelere aktaran bilge insanlardan biriydi.

Ahmet Arif, O’na “Objektifi Yüreğine Takan Adam”diyordu.

Binlerce fotoğraf çekti, onlarca kitap yazdı. Anadolu’yu röportajları, resimleri ve fotoğraflarıyla belleğimize hiç çıkmamacasına kazımıştı. Susuz ama bereketli topraklarda  topraksız köylüler onun dostlarıydı. Mayınla parçalanan hayatlar,O’nun evlatları kadar acısıydı. GAP’ın manevi babası O idi.

Fikret Otyam,bir Kemalisti.

Son anayasamız tartışmaları yapılırken birisi, Atatürk'süz bir anayasa yapımından bahsetmişti. Hemen tepki göstermiş, yazdığı bir yazıda şunları demişti:

 “ …Atatürk devrim ve ilkelerine yürekten bağlı, bunlarla varolmuş, laik Türkiye Cumhuriyeti’nin akla bilime, onun yüceliğine, erdemine inanmış tüm insanların da görüşünü can-ı yürekten haykırmanın zamanı şimdi değilse ne zamandır söyler misiniz?

Ankara’dan başlayıp İzmir’de, İstanbul’da ve yurdun nice ilinde Atatürk devrim ve ilkelerine inanmış, laik Türkiye Cumhuriyeti’ne sıkı sıkıya bağlı bunu salladıkları milyonlarca bayrakla da gösteren yediden yetmişe vatan evlatları ve okul açılışında adı okunanda hep bir ağızdan “burda” diye haykıranlar Atatürk’süz bir Anayasa insanları mı olacak sanır kimi kafalar?”

Fikret Otyam,bir Antiemperyalisti.

Her Kemalist  gibi emperyalizme karşı tavır gösterdi. En önemli özelliği çok açık sözlü olmasıydı. Kimseden yılmazdı. Yaşamakta olduğumuz süreçte ,ulusal çıkarlarımız için Amerika Birleşik Devletleri ve onların işbirlikçileri  ile karşı karşıya geleceğimizi görmüştü .

Namussuz Amerika” başlığı ile  kaleme aldığı yazılarından birinde  yine şöyle diyordu:

 “Amerika ve it güruhu Türkiye’yi parçalamak için her şeyi yapıyor. Eğer o günlerde sözlerim dinlenmiş olsaydı ne bayrağımızı indirme imkanı bulacaklardı ne de haritalar değişecekti” .

Fikret Otyam,PKK tehlikesini 1961 yılında çok önceden  görmüştü.

1961 yılında TRT’de de yapmış olduğu bir söyleşide: “Ey Bu Ülkeyi Yönetenler! Eğer Bölgenin Şu, Şu Sorunları Çözülmezse Gün Gelir Bu Ülkenin Bayrağı, Toprağı Tartışılır Hale Gelir” demişti. Yoksulluğun ayrılıkçı hareketi yaratan bir bataklık olduğu öngörmüş ve toprak reformunu önermişti.

Fikret Otyam, Amerikan emperyalizminin dinci maşası FETÖ’ye  karşı uyarmıştı.

Gazeteci İsmet Özçelik,10 Ağustos 2016da Aydınlık Gazetesi’ndeki bir yazısında,1993 yılında Fikret Otyam’ın FETÖ tehlikesini gördüğüne değiniyor ve şöyle dediğini yazıyordu:“Ben Gazipaşa’yı çok sevdim. Ama Fethullah Gülen burada bir okul açtı. Bu adam çok tehlikeli. Bunun girdiği yer iflah olmaz. Gazipaşalılar da buna isyan etmedi. Kırıldım. Bunu nasıl kabul ettiler

Fikret Otyam, Anadolu'nun doğasını, halkı ve yaşantısını yansıtan bir resim ustası idi.

Fikret Otyam’ı gazetecilikten emekli olmasından sonra, önce  1979'da Antalya'nın Gazipaşa ilçesine, daha sonra da Geyikbayır’a yerleştiğini, resim çalışmalarını  sürdürdüğünü öğrenmiştim. Uzmanlar, Otyam’ı akademik bir eğitim görmüş olmasına karşın, akademicilikten uzak, geleneksel çizgileri temel alan bir tarz ve renkçi-lekeci eğilime sahip olduğunu bildiriyorlardı.

Otyam ve Sanatçı eşi Filiz Otyam ile bireysel tanışmam ise, 2005 yılında Ege Üniversitesi’nde düzenlediğim bilimsel bir kongre nedeniyle başlamıştı.  Fikret Otyam’ı, özellikle o yıllarda kimi okumuşlar ve tarımda kapitalist gelişmeyi önemseyen ve bu nedenle hayvan yetiştiriciliğinde dışlanan ve çok horlanan keçi ve  kültürüyle ilgili resimlerini sergilemesi için çağırmıştım. Büyük bir nezaket göstererek gelmiş ve “Keçi Yarenliği“ üzerine güzel bir söyleşi de yapmıştı. Daha sonra bir ağabey sıcaklığı ile dostluğumuz devam etti.

Lisans ve lisansüstü ders kitaplarımın kapağı,O’nun resimleri ile  zenginleşti. Bugünlerde basımı tamamlanmak üzere olan kitabımı  da O’na ithaf ettim.

Fikret Otyam, ölümsüzler arasında bir “Türkiye Sevdalısı” olarak yerini aldı.

Anısı, bütün yurtseverlere ışık tutmaya devam edecek.

7 Ağustos 2019