GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Neşe ÖNEN
YAZARLAR
13 Haziran 2019 Perşembe

Evine dön ey yabancı!

Son zamanlarda ülkemizdeki Suriye’li mültecilerle ilgili şikayetler artmaya başladı. Konuya yaygın ve sosyal medya üzerinden de bazı yazarlar ve siyaset insanları dahil olup yorumlar yaptılar. Ben de bu konu hakkında bir kaç şey söylemek istiyorum.

Beni tanıyanlar uzun yıllardır Amerika’da yaşadığımı bilir. Bundan bir kaç yıl önce eşim ve ben bulunduğumuz şehirden Washington D.C.’ye bir yakınımızı ziyarete gitmiştik. Şehre gece varmıştık ve dolayısı ile gideceğimiz evin bir kilometre çevresi içinde dahi aracımızı park edecek bir yer bulmak için en az yarım saat turladık. Nihayet bir sokak içinde boşluk bulduk ve aracımızı park ettik. Ertesi gün uyanıp aracın yanına gittiğimizde bir de ne görelim; trafik polisi elli dolar ceza makbuzu kesip arabanın ön camına sıkıştırmış. Sebebi ise arabanın arka sağ tekerleği kaldırıma değiyormuş. Evet, yanlış okumadınız. Mevzu bahis olan tekerleğin kaldırıma çıkması falan değil sadece hafifçe değmesiydi! İtiraz ettik tabii ama netice değişmedi. Şehrin kurallarına göre, tekerlek kaldırıma değse dahi park yeri ihlali sayılırmış!

Şimdi bakın; Amerika’da, beğenirsiniz beğenmezsiniz fakat kurallı bir toplumdur. Ve bu kurallara yine beğenirsiniz ama beğenmezsiniz, uymak zorundasınızdır. Siz uymak istemezseniz de sizi pekala uydurmasını bilirler. Mesela, ben illa “bu kuralları beğenmiyorum uymayacağım, geldiğim ülke Türkiye’de kaldırımın kenarına arabamın tekerleği değdi diye asla ceza kesilmez” diye isyan edecek olsam, bana “o zaman güle güle, evine dön ey yabancı” derler kibarca.

Anlatmak istediğim; Suriye’li mülteciler de Türkiye’de yaşadıkları toplumun düzenine ve kurallarına riayet etmesini öğrenmek zorundalar. Sırf savaştan kaçıp mağdur oldular diye, toplum düzeni ve asayişini bozan taşkınlıklarını ve kural dışı davranışlarını mazur göremeyiz. Onların yanlışlarını düzeltmek ve bu konuda çözümler üretmek ilk önce kent yöneticilerinin görev ve sorumlulukları arasındadır. Ancak kural tanımamazlık ve yaşadıkları çevreye entegre olmamak mülteciler arasında zımni bir anlaşma gibi kabul görmüş ya da kanıksanmış hale gelmişse, bu konunun, bundan dolayı mağdur hale gelen toplumun diğer bireyleri tarafından eleştirilmesi de gayet doğaldır.

Öncelikle, bu eleştiriler üzerinden insanları Suriyelilere karşı “ırkçı, acımasız, duygusuz ve bencil” olmakla suçlayanların, Suriyeli mültecilerin daha iyi toplumsal intibakı ya da ülkelerine geri döndürülmesi konusunda bir önerileri var mıdır sormak isterim. Var ise, tepki gösteren toplumsal yığınları toptan “ırkçılıkla” yaftalayıp bundan göz yaşartıcı “mağdur Suriyeli mülteci” hikayesi çıkarmak yerine, bu kesimlerin çözüm önerilerini ve projelerini duymak, tartışmak isteriz ki toplumun asıl mağdur olan diğer bireyleri de faydalansın...