GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Hanzade ÜNUZ
YAZARLAR
7 Haziran 2020 Pazar

Dünyanın suyu mu çıktı?

“Sizce ben deli miyim...”

Adını son zamanda sıkça duyduğumuz uzay girişimcisi Elon Musk, biyografisini hazırlayan yazarla ilk görüşmesinde bu soruyu sormuş.

1971 Güney Afrika Cumhuriyeti doğumlu Musk, Kanada ve ABD olmak üzere aynı zamanda üç ülke vatandaşı olan 48 yaşında bir mühendis.

Sıradışı, yalnız bir çocuktu.

Annesinin “Zihni sanki başka bir evrene geçiyordu” diye anlattığı o günlerde, gözlerini bir noktaya sabitleyerek saatlerce konuşmuyordu.

Okulda acımasız arkadaşlarından aldığı ciddi darbelerle şiddete maruz kaldı.

12 yaşında kendi kendine yazılım programlayıp, kodlamayı öğrendi. Yazdığı Blastar adlı uzay oyununu 500 dolara sattı, ilk parasını kazandı.

Günde 10 saat kitap okurken, önce kendi okulundaki sonra yan okul kütüphanesindeki tüm kitapları bitirdi.

Yeni kitap bulamayınca Britannica Ansiklopedisi’ni okumaya başladı.

Bugün ise fütürist yaklaşımıyla dünya ötesini sorgulayan, girişimleriyle insanlığı şaşırtan bir mucit olarak karşımızda.

Geleceği tasarlayan uzay araştırmacısı Musk, uygarlığın binlerce yılda geldiği noktaya bakıp...

 “Neyi bilmediğiniz hakkında hiçbir fikriniz yok...” diyor.


***

Son yıllarda tüm dünyanın hayretle izlediği ileri teknolojik buluşlara imza atan Elon Musk’ı...

Dünyayı değiştirecek, ezber bozan bir mucit olarak görenler olduğu gibi...

İngiliz araştırmacı David Icke gibi psikopatik, tehlikeli bir kişilik olarak tanımlayanlar da var.

Elon Musk 17 yaşında evden ayrıldı, insanlığın geleceğini etkileyeceğini söylediği üç alana fokuslandı.¸

İnternet, temiz enerji ve uzay.

Kanada’da başladığı üniversite eğitimine ABD’de devam ederek fizik ve ekonomi dallarında eğitim aldı.

Üniversiteden sonra 200 ülkede geçerli çevrim içi finans ve ödeme sistemi sağlayan PayPal (X.com)’u kurdu ve eBay’a 165 milyon dolara  sattı.

2002 yılında uzay teknolojileri geliştiren SpaceX şirketini kurdu.

SpaceX Uluslararası Uzay İstasyonu’na araç gönderen ilk özel şirket olarak tarihe geçti.

Roket teknolojilerine yönelik başarılı çalışmalar yaptı, fırlatma araçları Falcon 1 ve Falcon 9’u üretti.

Geçtiğimiz hafta canlı yayında izlediğimiz gibi Falcon 9 roketiyle iki astronotu Dragon uzay kapsülü içinde uzaya gönderdi.

Böylece SpaceX ile uzaya astronot taşıma işini devlet tekelinden çıkarıp, özelleştirmiş oldu.

Musk ortak vizyona hizmet eden üç ayrı endüstriye yatırım yapmayı seçti.

Enerji alanında SolarCity, otomotiv sektöründe Tesla ve uzay endüstrisinde SpaceX.

Güneş enerjsi panelleri, elektrikli otomobil üreten ve gözünü uzaya diken Elon Musk...

Rusya, Çin, ABD gibi devletlerle rekabet eder düzeye geldi...

Son bir yıldır dünya yörüngesine her ay 60 Starlink uydusu  gönderiyor.

Şu anda 2 bin aktif farklı uydu bulunan dünya yörüngesine...

Yaklaşık 10 yıl içinde toplamda 42 bin uydu göndererek kesintisiz ve en hızlı uzay internet ağını oluşturacak.

SpaceX şirketi 2030 yılına kadar bu projeye 10 milyar dolar yatıracak.


Ancak Elon Musk’ın asıl hedefi Mars’a yerleşmek.

Musk’ın “Mars Misyonu” adlı ideali nedir?

İnsanlığın uzayda gezegenler arası seyahat edebilen bir medeniyet yaratması.

Mars'ta camdan kubbeler altında yaşayacak 200 bin kişilik koloni oluşturmak gibi planları var.

Dünyada çevre, iklim ve yaşam şartlarının giderek kötüleşmesini gerekçe göstererek...

“Deliklerle dolu bir gemideyiz, gemi su alıyor” diyor.

Musk'un bir başka girişimi de insan beynini, kafatasına yerleştirilecek implantlar aracılığıyla yapay zeka ile entegre etmeyi amaçlayan Neuralink şirketi.

İnsan hafızasını bilgisayara nakletme çalışmaları yapıyor.

Öte yandan Elon Musk, yapay zeka konusunda gerekli güvenlik önlemi alınmadan çalışma yapılmasını son derece tehlikeli buluyor.

Google kurucu ortağı Larry Page’in insanlığı tehdit edecek yapay zekalı robot filosu kurduğundan şüphe ettiğini söylüyor.

Bu noktada ünlü biliminsanı Stephen Hawking’in ölümünden önce “Yapay Zeka” konusunda insanlığın çok dikkatli olması gerektiğini ısrarla tekrarladığını hatırlıyoruz.

***

2020 yılına girdiğimizde insanlık hala ne olduğu tam anlaşılamayan Korona virüs ile boğuşurken...

Arka arkaya gelen göktaşları, çekirge istilaları, depremler, meteorolojik felaketler ve mevcut nükleer tehlikenin ardından...

Uzaylı istilası olsa şaşırmayacak hale geldiğimiz sırada...

Elon Musk, mülkiyetindeki yedi malikanesini 150 milyon dolara satışa çıkardı.

20 milyar dolardan fazla servetiyle Forbes listesindeki teknolojik dahi, dünyadaki tüm 'fiziksel varlığını' satacağını açıkladı.

Sanki bir yolculuğa hazırlanırmış gibi eşyalarını toplamaya başlayan Musk...

Bir ikiz, bir de üçüz çocuğunun ardından şarkıcı Grimes ile beraberliğinden geçen ay dünyaya gelen altıncı çocuğuna...

Robotik tınılı harf ve sayısal bir karışım olan “X AE A – 12” adını verdi.

***

İnsanlığı uzayda gezen bir uygarlığa dönüştürme fikri kesinlikle çok heyecanlandırıcı.

Ben de dünyamızı uzaydan seyretmeyi çok isterdim doğrusu...

Ama günün sonunda yine eve yani mavi, güzel yerküremize geri dönmek şartıyla.

Hareket planını ‘sıkışıp kaldığımızı’ düşündüğü dünyadan ayrılmak üzerine kuran Elon Musk’ın icraatlarına ve uyarılarına baktığımda...

Yapay zekalı robotlar hakimiyetinde teknolojik köleliğe evrilmiş çipli insan ihtimalini korkunç buluyorum.

Eski kafalı romantik bir bakışla, organik insan kalmak istiyorum.

“Eldeki dünya, uzaydaki Mars’tan evladır” diye düşünüyorum.

Dünyanın suyu çıktı, gemi su alıp batıyor” kafasından ziyade...

Aklımıza mukayyet olup, gezegenimizin dengesini bozduğumuz gibi hızla iyileştirmeliyiz.


Son olarak...

Er ya da geç hayatı mavi-yeşil topun ötesine genişletmek zorunda kalacağız ya da soyumuz tükenecek diye açıklama yapan Elon Musk’ın...

Kendisi için sorduğu soruyu ben de aynen tekrarlıyorum:

“Elon Musk deli mi, yoksa geleceği gören dahi bir fütürist mi?”