GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Tayfun MARO
YAZARLAR
12 Ekim 2020 Pazartesi

Dünya yönetilebilir olmaktan uzaklaşırken

Dünya’nın ahvalini, salt geçen yüzyıldan getirdiklerimizle anlamak ve anlatmak çok zor. Ancak bu durumu, yeni gerçekliğe direnenlere anlatmak daha da zor.

Kurduğumuz uygarlık yerleşik tarım toplumlarında mülkiyetin keşfiyle başladı ve 10 bin yıllık büyük gösterinin sonu, hüsran.

Gösteri bitti. Uygarlığın sonu insana şu acı bilgiyi veriyor:

Sahip olduk ve tükettik, ürettik ve biriktirdik, sattık ve para kazandık, muktedir olduk ve yönettik.

Buraya kadar her şey yolunda gitti. Ve nihayet, toplumsallaşan insanın ihya ettiğimuktedirler düzeninin, tükenişten yok oluşa uygarlık gösterisi son buluyor.

Yolunda giden her şeyin bir düşüşten ibaret olduğunu, tam yere çakılırken öğreniyoruz.

Uygarlığın dolayladığı hayatlarımız, dijital devrimle birlikte sanal boyuta geçiyor. Önce doğrudanlığını yitirdi, ardından da görüntüleşiyor.

Sanayi devriminin ve modernitenin getirdiği kesinliklerin, bilinebilirliğin dünyası yerini yapay zekanın yönettiği belirsizin dünyasına bırakıyor.

Sınırlar, devletler, mülkiyet ve para yeniden tanımlanacak.

İstihdam politikaları tarihe karışırken, işsizlikten kaynaklanan sorunlar, ülkeleri yönetilemez duruma sokacak.

Yapay zekânın kontrolüne giren sistemde yeni toplum veihtiyaçlar, yönetim anlayışında radikal değişim ve dönüşümügerektiriyor. Mevcut devlet yapısı ve hükümet modellerini sürdürerek dijital devrimin getirdiklerini yaşam pratiğine aktarmak olanaksız…

Yapay zekâ tarafından yönetilen üretim süreçlerinde insana ihtiyaç “yok” denecek kadar az.

Sanayi toplumunda, önce buharlı makinanın keşfi ve dokuma tezgâhları ortaya çıktı, sonra demir-çelik sanayi, sonra otomotiv endüstrisi, sonra elektronik ve iletişim teknolojileri ve bilgi toplumu…

Bilgi ve teknoloji üretimi, ülkelerin metropol, periferi veya yarı-periferide alacağı yeri belirliyordu. Ta ki dijital devrim başlayıncaya kadar... Endüstri 4.0 yeni başlangıçların habercisi oldu.

Dijital devrim ve yapay zekanın getirdikleri, “bütünsel dönüşüm” ile ezberleri bozacak. Çünkü bu dönüşüm nedeniyle değerler sistemi çöküyor.

Nihayetinde, kapitalizm de her tarihsel sistem gibi sonludur ve o son geldi.

Sorun şu ki siyasal alanda bu meselenin konuşulacağı zeminler oluşturulmuyor; siyasetçiler statükodan beslendikleri için sadece etrafında dolaşıyorlar.

Oysa Dünya yönetilebilir olmaktan günbegün uzaklaşıyor.