Fettullah Gülen Terör Örgütü’nün gerçekleştirdiği kanlı darbe girişiminin ardından 1 ay geçti.
FETÖ ile ilgili derin araştırmalar sürüyor, kasetler inceleniyor, konuşmaları satır satır okunuyor ve ilişkide olduğu herkes sorgulanıyor…
Araştırmalar derinleştikçe de çok önemli sonuçlara ve bilgilere ulaşılıyor. İşte onlardan biri de Gülen’in Nisan 1980’de yaptığı bir konuşma…
FETÖ Lideri Gülen, kanlı darbe girişiminden tam 36 yıl önce İzmir’de bakın neler söylüyor;
“Huruç harekâtı başlatıldı. Ancak 35-40 sene sonra uygulamaya konulacaktır. Bugünkü ortamda bu mümkün değildir. Bu harekât için hemen her ilde liderler tespit edildi”…
Evet, bu sözler Gülen’e ait. Hazırlıklarına 40 yıl öncesinden başlayan FETÖ lideri harekâtının ismini de “huruç” harekatı olarak ilan ediyor.
Pekiyi nedir bu huruç, ne anlama geliyor?
Arapça sözlüklerde Huruç: “Toplu Harekete geçme, gizlenen yerden çıkış yapma, var olan otoriteyi sarsmak ve işlevsiz hale getirmek” anlamlarını taşıyor…
İlginç değil mi?
Nerdeyse 40 yıl öncesinden bugünleri planlamak, bunu vaaz ve sohbetlerinde dile getirmek ve bunu istihbarat kurumlarımızın dikkate almaması… Bence çok ilginç!
Gülen’in planını ifade ettiği konuşması bu kadarla bitmiyor elbette. Bu planın gerçekleşmesi için hangi stratejiyi uygulamaya koyacağını da anlatıyor örgüt lideri Gülen;
‘Çocuklar yetiştirilecek’
Fettullah Gülen’in 1980 Nisan’ında İzmir’de yaptığı konuşma şöyle devam ediyor; “Huruç Harekâtı'nın başarılı olabilmesi için bütün ülkede öğrenim alanında faaliyet gösterilecek. Orta ve yükseköğrenim gören öğrenciler için yurt binalarının açılması, yurtlarda eğitilen öğrencilerin meyvelerini vermesi, kendi fikirlerimiz doğrultusunda çeşitli kitap ve dergilerin basımının gerçekleştirilmesi, özellikle Türkiye'deki öğretmenlerin büyük bir bölümünün kendi yönümüzde hareket etmesi gerekmektedir”. diyor…
Neyse ki Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı vekili Ömer Faruk Aydıner’in hazırladığı bir iddianamede bu konuşmalar geç de olsa yerini aldı.
İddianamede Gülen'in bu sözlerinin taktik ve strateji içeren sözler olduğuna dikkat çekildi ve şu cümlelere yer verildi; Fetvalarla “Tedbir ve İstihbarat”, “Maarif ve Şirket” ilkesine göre yetiştirilen örgüt mensuplarının, amaçlarına giden yolda düşman olarak gördükleri diğerlerini de etkisiz kılarak devlet içinde etkin bir duruma gelmeleri hedefini göstermektedir…”
Bir kanser gibi tüm bünyemizi saran bu örgüt daha bizi çok şaşırtacak, çok…