GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Metin ÖNEY
YAZARLAR
18 Mart 2019 Pazartesi

Çanakkale

Çanakkale zaferinin yıl dönümü.

Ve aynı zaman da “Şehitleri Anma Günü”.

18 Mart tarihinin “Şehitleri Anma Günü” olması için TBMM’de görev yaparken, verdiğim kanun teklifinin yasalaşması ile her yıl bu tarih “Şehitleri Anma Günü” olarak anılmaktadır. Böylesine bir “anma gününün” oluşmasında katkım olduğu için çok onur duyduğumu ifade etmek istiyorum… Elbette o tarihte TBMM’de görev yapan milletvekillerine de tekrar teşekkür ediyorum.

Evet…

“Çanakkale Geçilmez”

Geçilmedi de…

Çok güzel bir atasözümüz var:

“Bir milletin büyüklüğü fertleri ile değil, mertleri ile ölçülür…”

İşte, yurdun her tarafından gelen o “mertler” Çanakkale’yi “geçilmez” yaptılar.

Emperyalistler bilemediler ki:

Onlarda “şer”

Ama, soyumuzda da “er” tükenmez”…

Onun için “Çanakkale Geçilmez” oldu.

Fakat şimdi:

O zaman geçilmeyen Çanakkale, bu gün “geçildi mi?”

Geçtiğimiz Cuma günü Diyanet’in hazırladığı “hutbe” okundu bütün camilerde.

Konu “Çanakkale” idi.

Ama:

Atatürk’süz Çanakkale…

Çanakkale’nin seyrini, kaderini değiştiren Mustafa Kemal’siz Çanakkale...

“Sizlere ölümü emrediyorum…” diyen Mustafa Kemal’siz Çanakkale.

Çörçil’in, “Her şeyi hesapladık ama bir tek Mustafa Kemal’i düşünemedik” dediği, Mustafa Kemal’siz Çanakkale.

“Kaderde, tasada, kıvançta bölünmez bir bütün” olan Türkiye’nin yerini şimdilerde, mezhebe, etnik kökene, siyasal düşüncelere göre ayrışmış bir Türkiye.

“Seçime değil, savaşa gider gibi” seçime hiddetle dolu giden bir  Türkiye.

Cumhuriyete, Atatürk’e, Üniter Devlet’e, Demokratik Rejime uzak bir Türkiye.

“Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” yerine, etrafı illegal örgütlerle çevrilmiş bir Türkiye.

Ülkücüsü, Milliyetçisi, Devrimcisi, Muhafazakarı, Demokratı; hasılı herkesin birbirine karış olduğu bir Türkiye..

Eğitimi, öğretimi yönünü şaşırmış bir Türkiye.

Aydınlarının “münevver” olmaktan çıktığı bir Türkiye...

Ve bazılarının tarihimizi “püsküllü” denen, “Keşke Yunan kazansaydı” diyecek kadar ihanetin Everest tepesi olmuş bir zattan öğrenen Türkiye…

Bilmem daha “yazmama” ve “saymama” gerek var mı?

Herkes şöyle bir etrafına baksın ve gördüğü manzarayı kaleme alsın.

Ve ondan sonra başını ellerinin arasına koyup bir karar versin:

Emperyalizm, “askerle, savaşla, topla tüfekle” geçemediği Çanakkale’yi, siyasetle, kültürle, ekonomi ile hukuksuzlukla, bölerek “geçti mi?”