GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Muhittin AKBEL
YAZARLAR
9 Ekim 2019 Çarşamba

CHP'lileri darp edenlerin yaptıkları suç değil mi?

Siyasetin kıyısında köşesinde duranlar bile hatırlayacaklardır.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara Çubuk'ta katıldığı bir şehit cenazesinde darp edilmişti.

"Dayı" lakaplı Osman Sarıgün, Kılıçdaroğlu'na attığı yumruk sonrası kahraman ilan edilmişti, belli bir kesim tarafından...

Devleti yönetenlerin bu olaya bakışı, CHP'li olanlara yapılan saldırıların artmasına sebep oldu.

Son kurban, CHP Efeler İlçe Başkanı Polat Mersin...

Saldırganların, Kuşadası Ülkü Ocakları'na mensup üç kişi olduğu tespit edildi.

Mersin'in burnu kırıldı.

Kaşına dört dikiş atıldı.

Polis, kısa zamanda saldırganları yakaladı.

Yakaladı da ne oldu?

Birkaç saat içinde üçü de serbest bırakıldı.

Galiba, genel başkan da olsa, ilçe başkanı da olsa yakasında CHP rozeti varsa, onları tartaklamak, darp etmek serbest hale geldi.

Öyle ya...

"Eğer CHP'lilere saldırılar serbest olmasaydı, saldırganlar da serbest kalmazdı" diye mantık yürütüyor insan...

Sanki CHP'lilere saldırmak, suç olmaktan çıktı!

**

Polat Mersin'in suçu ne biliyor musunuz?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi sosyal medya hesabından eleştirmek...

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na hakaret ediliyor, kimsenin gıkı çıkmıyor.

Devlet Bahçeli'yi eleştiren CHP Efeler İlçe Başkanı Polat Mersin evinin önünde dövülüyor!

Yok böyle bir şey!

CHP Aydın İl Başkanlığı, saldırganların serbest bırakılmasına itiraz etti.

Yasal mücadele sonunda suçlular, ceza alacak mı, herkes merak ediyor.

***

Bir de bu olaydan sonraki gelişmelere göz atalım.

Aydın'da AKP bile Polat Mersin'e yapılan bu çirkin saldırıyı kınadı.

Altı partiden kınama açıklaması geldi de...

MHP'den çık çıkmadı.

MHP Aydın İl Başkanı Burak Pehlivan, acaba neden susuyor?

"Hareketin lideri, Devlet Bahçeli" diye slogan atarak Polat Mersin'i dövenleri niçin bağrına basıyor Burak Pehlivan?

İzmir'de yaşayan Aydınlı bir gazeteci olarak, Aydın gibi siyasi nezaketin her zaman üst düzeyde olduğu bir kentte yaşanan bu çirkin olaydan üzüntü duyuyorum.

***

CHP İl Başkanı Ali Çankır ve arkadaşları, bir basın açıklaması yaptı.

MHP'den de kınama beklediklerini açık açık ifade etti.

Fakat Büyükşehir Belediye Meclisi'nde de gündeme gelen bu saldırı olayı nedeniyle MHP'lilerin, özür dilemek, kınamak yerine zeytinyağı gibi üste çıkması, ittifak yaptıkları partinin fertleri tarafından da yadırgandı.

CHP İl Başkanı Ali Çankır, 1980 öncesini hatırlatarak, "Şiddete şiddetle karşılık verildiği için bu memleket çok büyük acılar çekti" ifadesini kullandı.

"Biz, onların yöntemine asla başvurmayacağız. Onların konuştuğu dilden konuşmayacağız. Çünkü biz huzur arıyoruz" diye de not düştü.

***

Sadece MHP'liler değil...

Tüm partilerin mensupları, liderlerine toz kondurmak istemez.

Bunu anlarım.

Peki sorun nerede?

Sorun; bazı grupların itirazlarını, tepkilerini siyasi nezaket çerçevesinde yapmayı beceremeyip şiddete başvurmasında...

Çok mu zor tartışmak, medenice tartışabilmek?

Çok mu zor, eleştirilere göğüs germek?

Artık birileri ortaya çıkıp, bu tür çirkin saldırıların yakışıksız olduğunu anlatmalı.

Çok sevdiğim bir söz var, Sadi Şirazi'ye ait.

Şirazi der ki:

Kişiye hatası söylenmezse, kabahatini hüner zanneder!

Söyleyecek sözü olmadığı için şiddete başvuranlar!

Yaptığınız hüner değil, düpedüz çirkin bir davranış!