Nereden nereye?
“Halkların Kardeşliği”, “Halklara Özgürlük” ve “Halkçı Ecevit” sloganları kayboldu gitti, yerine “Millet İttifakı” ve “Millet İçin Geliyoruz” sloganları geldi.
CHP’nin son durumuiçin retorik kayması mı desem, yoksa ideolojik sapma mı desem bilmiyorum ama gelinen nokta son derece şaşırtıcı!
Hele hele seksen öncesi mitinglerinde boy gösteren ve içlerine yuvalanan fraksiyonlar sayesinde PKK bölücülüğünü besleyen CHP’nin buralara gelmesi bazılarını kızdırıyorsa da Türkiye için güzel.
Hoş, bir Türk Milliyetçisi olarak haklı çıkmak, kavramsal olarak doğru yolda ilerlediğimizi başkalarının kulvarından görmek güzel bir şey…
Ama yine de şaşırıyorum doğrusu!
Gerçi Solcu CHP hatasını iki binli yılların başında anladı. Milli değerleri önemsedi… Cenaze namazlarına ve Cuma namazlarında boy göstermeye başladı ama “millet” gerçeğini kabullenmesi bence başka bir mesele.
Hatta Gürsel Tekin başörtülü mütedeyyin ailelerden partiye transferlerde gerçekleştirmişti, bunu da unutmayalım…
Ne pozlar verilmişti basına, mitinglerde ön sırada yer almalar falan…
Erbakan da doksanlı yıllarda dönemin Refah Partisine “cıbıldak mankenlerden” almıştı… Ne alakası var diyeceksiniz şimdi? Ne bileyim ben, öylesine aklıma geldi işte…
Renklendirmek lazım yelpazeyi…
Siyaset zaten renkli bir iştigal alanı, daraltırsanız ve griye boyarsanız sonuç alamazsınız…
Bir de muhterem karilerim bilir, daha önce yazdıydım; CHP’nin Kasım Gülek sayfasını. Bir başka ifadeyle Halk Partisinin kudretli Genel Sekreteri Kasım Efendiyi…
***
Geçmişe bakıp bambaşka duygulara da kapılıyor insan… Düşünsenize “Türk Milliyetçiliği” ni alaya alanlar, Atatürk’ün Türk Milliyetçisi olduğunu unutmaktan ziyade unutturanlar şimdi “Millet” diyor, “Milliyetçik” diyor…
Vay be, nereden nereye…
Bir de Turancı oluyorlar mı? Olur mu olur..
Hayal ediyorum şimdiden Turan Coğrafyasında Sosyal Demokrat tartışmaları…
Biz “Turanın Soluyuz” derler mi, derler…