GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Tayfun MARO
YAZARLAR
23 Mart 2020 Pazartesi

Bir virüslük canı kalmış

Dünya sistemi kapitalizmden söz ediyorum, bir virüslük canı kalmış, yeni ayırdına varıyoruz.

Kapitalist sistemin globalleşerek ideoloji ötesinde konumlanma ve insanlığın doğal durumuyla hemhal olma iddiasına, virüsün yanıtı ağır oldu.

Sağlık politikaları çöktü.

İstihdam politikaları çöktü.

Sosyal güvenlik can çekişiyor.

Eğitim politikaları çöktü.

Güvenliği sağlamak üzere askerler sokağa inmeye başladı.

Toplumlar siyasal partilere iktidar yetkisini bu beş alanda başarılı olması halinde veriyor; Sağlık, istihdam, sosyal güvenlik, eğitim, güvenlik.

Virütik bir saldırıyla sistemde ortaya çıkan zafiyet, sosyoekonomik yapının bütünüyle çökmekte olduğunu gösterdi. Ülkeler ve toplumlar, geçen yüzyıldan taşıdıkları siyasal yapılardan artık iktidar çıkamayacağı gerçeğiyle yüzleşiyor.

Dert büyük; Corona virüsünün ortaya çıkışıyla, değerler sisteminde süren tükeniş, çöküş evresine geçiş sinyalleri vermeye başladı.

“Hayatta kalacak mıyız?” sorusunun hemen yanı sıra, aklımızda bir sürü soru var…

Paranın, üretimin, ham madde kaynaklarının kontrolü hangi grupların tekelinde olacak?

Liberal dönemim küreselci çevreleri mi, endüstriyel dönemin son temsilcileri mi, dijital dönüşümün öncüleri mi, uluslararası sistemin tahtına oturacak?

Lakin tahta kimler geçerse geçsin, geçiş dönemi, orduların gözetiminde olacak gibi…

En can yakıcı olan ise, tarafların içine sürüklendiği kıyasıya çıkar ve paylaşım mücadelesinin, iki dünya savaşının insanlığa verdiği zarardan fazlasını verme ihtimalidir.

İşsizlik, yoksulluk, sefalet, açlık, göçler, bölgesel savaşlar, ölümler ve salgın, küresel düzenin insanlığa getirdikleridir. Ve kısa vadede çıkış yok.

Yüzyıl önce, iki dünya savaşıyla çıkış bulundu… Yüz milyonda fazla insan öldü… Ve emperyal dönem sonlanırken, sanayi toplumları ve ulus devletler ortaya çıktı.

Şimdi, sanayi toplumu ve ulus devletler de, tarihselliğin getirdiği koşullarda, sönümleniyor.

Ne ki sanayi devrimi sönümlenirken, tarihin sonunu ilan eden küresel sistemin getirdiği değerlerin de çok sorunlu olduğu ortaya çıktı.

Covid-19 salgınının getirdikleri, tüketim toplumu tarafından sistemin sorgulanmasına zemin hazırlıyor. Dünya nüfusunun dörtte üçünü yoksulluğa mahkûm eden, pandemik salgında yerle bir olan küresel düzenin varlığını sürdürmek için hiçbir geçerli mazereti yok.

Bu ahvalde, akıllardaki soru şu olacak; İnsanın en temel talepleri, beslenme, barınma, sağlık, güvenlik ihtiyacına hangi sistem, nasıl cevap verecek?

Yaşanan hengâmenin ardından, yukarıdaki sorunun yanıtının bulunması gerekiyor.

Ancak, gitmekte olana ve gelmekte olana dair konuşmak için yeni akla ve bilgiye ihtiyaç var. Bakış açımızı değiştirmek ve meseleleri nasıl ele alacağımıza yeniden karar vermek artık bir zaruret. Her şeyi yeniden söylemenin zamanı geldi.

Elimizdeki kritik bilgi; Sistemin bir virüslük canı kalmış…