30 Ekim depremini unutmak mümkün mü?
Bayraklı'daki o büyük felaketi unutanlar olsa da...
Biz oradaki acıları paylaşmaya devam ediyoruz.
Canı yananların, cebi yananların feryatlarına kulak veriyoruz.
***
Özgür Sitesi...
Üç bloktan oluşan bir site...
Depremde yıkılmadı ama fena sarsıldı.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkililerinin yaptığı tespitte "hafif hasarlı" denildi.
Oysa kolon ve kirişlerde çatlaklar vardı.
Bakanlık kriterlerine göre, bu durum, binanın hafif hasarlı değil, en kötü ihtimalle orta hasarlı sınıfına girmesi gerektiğine işaret ediyordu.
Site sakinleri, doğal olarak itiraz ettiler:
"Bu konutları nasıl hafif hasarlı diyebilirsiniz?
Siz bu evin içine girip yaşayabilir misiniz?
Siz iyisi mi, yeniden inceleme yapın, değerlendirin."
Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü yetkilileri, oralı olmayınca, site sakinleri, "hafif hasarlı" damgası vurulan binanın performans testini yaptırıyorlar.
Sonuç?
Site sakinlerinin dediği gibi, bina çürüktü.
Orta hasarlı grubundaydı.
***
Yetkililer, test sonucunu da dikkate alarak...
Daha önce hafif hasarlı dedikleri binanın risk durumunu "orta hasarlı" olarak değiştirdiler mecburen....
13 Ocak günü, binaların hasar tespitlerini içeren listeler, Mansuroğlu Mahalle Muhtarlığı'nda askıya çıkarıldı.
Özgür Sitesi, A2 Blok, orta hasarlı görünüyordu.
Ertesi sabah, yani 14 Ocak'ta bir daha bakıyorlar listeye...
O da ne?
A2 Blok, hafif hasarlı!
Vatandaşlar, şaşkına dönmüş halde...
Soluğu, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nde aldılar.
Islak imzası bulunan yetkiliyi arayıp buldular.
Aldıkları yanıt, "Arkadaşlar bir yanlışlık yapmış, düzeltildi. Binanız orta değil, hafif hasarlı..." oluyor.
Evet, Özgür Sitesi sakinleri gibi ben de sormak istiyorum:
Orta hasarlı bina, bir gecede hafif hasarlı hale nasıl geliyor?
Çatlak kirişler, kolonlar görünmez mi oldular?
***
Hafta başında Midilli açıkları kaynaklı bir dizi deprem oldu.
En çok hisseden, Karaburun'du.
Fakat Bayraklı'daki o "hafif hasarlı" denilen binalarda da hissedildi.
A ve C blokta kolon ve kirişlerdeki çatlaklar derinleşti, uzadı.
Site sakinlerinin izlediği korku filmi, daha korkunç hale geldi, kabusa dönüştü.
***
Bu arada DASK, hasarlı konutun hangi katta bulunduğunu göz önüne alarak çeşitli ödemeler yaptı.
12 bin lira alan da var, 45 bin lira alan da...
AFAD'dan da belli miktarda yardımlar geldi.
Yeterli değildi elbette.
Başta bakanlık yetkililerinden, belediyelerden, sorumlulardan yardım istediler.
Konutların hasar seviyeleri konusuna çare bulmaları için adeta yalvardılar.
DASK'ın ödemelerinin adil olmadığını iddia ettiler.
Hiçbir yerden çıt çıkmayınca...
Konuyu yargıya götürmeye karar verdiler.
Site sakinleri, DASK ve sorumlulara karşı dava açıyor.
Mahkemeler, sorumluları tespit edecek.
Belediye mi, bakanlık mı, projeyi onaylayanlar mı, her kimse...
Hesap sorulacak.
Van depreminde kazanılmış davaları emsal olarak kabul eden site sakinleri, hak arayışlarını yargıda sürdürecek artık.
Umarım ve dilerim, adalet yerini bulur.
Binaların hangi seviyede hasarlı olduğunu tespit etmek için adeta papatya falı bakanlar...
Hafif hasarlı, orta hasarlı, ağır hasarlı, hafif hasarlı...
Diye sayanlar...
Tazminat ödemeye gelince, kılı kırk yarıp nasıl tırpanlayacaklarını arayanlara...
Sanırım, en güzel cevabı yargı verecektir.