“ Her uzun yola , bir küçük adımla çıkılır.” dedi adaleti arayan adam…
Ve düştü yola…
O gündür bugündür yürüyor…
Bayram demiyor, seyran demiyor yürüyor…
Yok, bu yürüyüş Hükümetin lütfuymuş…
Yok ,hızlı trene binse daha hızlı gidermiş…
Yok, akılsız başın sıkıntısını ayaklar çekermiş…
Yok ,bu yürüyüşü Fetö ve PKK destekliyormuş;
sözlerine aldırmadan yürüyor…
*
Laf atıyorlar, aldırış etmiyor yürüyor…
İftira atıyorlar, tınmıyor yürüyor...
Mermi atıyorlar, durmuyor yürüyor…
En son konakladığı yere gübre döktüler yine de durduramadılar…
Ne kadar b.k atsalar nafile…Hızını bir türlü kesemiyorlar…
Yürüdükçe destek artıyor…
Yorulur… Ayakları şişer…Tırnakları düşer…Sağlığı bozulur…
Vazgeçer diyenlerin hevesleri kursaklarında kalıyor…
Adaleti arayan adam her türlü engeli aşarak yürüyor…
*
“ Anayasa değişikliği gayri meşrudur.Gayri meşru bir anayasa var karşımızda. Buna göre yapılacak uyum yasalarına da karşı çıkacağız.” diyerek yürüyor…
“ Demokratik yollar tıkandığı için muhalefeti meclis dışına taşıyacağız. Bütün sokakları, meydanları kullanacağız.Yarının bizlere neler getireceğini bilmiyoruz.Demokrasinin bütün kanallarının tıkandığını biliyoruz. Toplumun üzerindeki umutsuzluğu kaldırmak zorundayız.Yeni bir mücadele alanı yaratacağız.Yürüyüş bittikten sonra gerekirse sivil itaatsizliklere devam edeceğiz.” diyor yürüyor…
“ Yasaların verdiği hakkı kullanıyoruz. Bunu lütuf olarak gören diktatördür.” diyor yürüyor…
*
Her baskı,her zulüm, her haksızlık kendi kahramanını yaratır…Bolu Beyi, Köroğlu’nu;Fransız’ların Maraş’ı işgali, Sütçü İmam’ı yaratmıştır…Adının başında adalet olan AKP iktidarının adaletsizliği de, Kılıçdaroğlu’nu yeniden yaratıyor…
CHP; TBMM’nin dört duvarı arasına sıkıştırdığı muhalefet anlayışını, bu yürüyüşle tüm ülkeye yayıyor.Kılıçdaroğlu CHP Genel Başkanlığını aşıp artık tüm ülkenin muhalefet liderliğine doğru yürüyor…
Sataşmalara, tahriklere kapılmadan, provokasyona gelmeden kendi yolunda emin adımlarla yürüyor…Yürüyüşe destek, her geçen gün çığ gibi artarak büyüyor…Yürüdükçe katılım artıyor… Katılamayanların desteğini yüreğinde hissederek yürüyor…Destek arttıkça provokasyonların da artacağını biliyor…Bu uzun yürüyüşün sonunda İstanbul’da milyonların kendini beklediğini biliyor...Kılıçdaroğlu Büyük İstanbul buluşmasına doğru kararlı bir şekilde yürüyor…
*
“Her firavunun, bir Musa’sı vardır”diyor yürüyor…
Halaylarla, türkülerle, şarkılarla adalet için yürüyor…
Vedat Türkali’nin ölümsüz şiirini muhteşem bir besteyle şarkıya dönüştüren Onur Akın’ın “ Bekle Bizi İstanbul” şarkısıyla yürüyor:
“ Bekle zafer şarkısıyla geçişimizi
Bekle dinamiti tarihin
Bekle yumruklarımız
Haramilerin saltanatını yıksın
Bekle o günler gelsin İstanbul bekle
Sen bize layıksın.”