Neden hep, büyükler “Dost başa, düşman ayağa bakar?” der?
Karmaşık bir karşılığı var ama, ben anladığım kadarıyla özetleyeyim…
Çünkü…
Dostlar konuşurken açık alın ile dostlarının yüzüne bakarlar… Düşmanlar ise sahte bir tevazu veya niyetleri yüzlerinden okunmasın diye yere bakarak konuşurlar…
İnanalım mı? Bence, “Hayır, inanmayalım…”
Çünkü, ayakkabı dünya ölçeğinde insanoğlu için bir “tutku”dur…
İster abiye… İster günlük… İsterse spor ayakkabı olsun, fark etmez…
Ayakkabı, insanı “yer”den keser; havalandırır…
Modanın başlangıç noktasıdır…
Örneğin; kadınların ayakkabı aşkı daha çocuk yaşlardan başlar ve asla bitmez… Bahse girerim; hepimiz çocukken aşık olarak aldığımız bir ayakkabıyı ilk gece başucumuza koyup uyumuşuzdur… Özellikle, gelir seviyesi ortanın üstündeki kadının dolabında en az yarım düzine çift ayakkabı vardır…
İşte; o vazgeçilmez tutkunun, ayağımızı yerden kesen tatlı, rengarenk bir çift ayakkabının ama illa ki kadın ayakkabısının üretiminde artık İzmir bir numara oldu… Bunda, aralıksız 21 yıldır Türkiye’nin üçüncü büyük kentinde düzenlenen “Shoexpo / Ayakkabı Fuarı”nın inanılmaz katkısı var…
17 Ekim’de, Ege’nin en görkemli fuar alanı “Fuarİzmir”de kapılarını açmaya hazırlanan “42. Shoexpo” sayesinde…
İzmir’de ayakkabı sektöründe ihracat yapan firma sayısı 60’ı geçti…
İzmir’in ayakkabı ihracatı, 2019 yılında 19.6 milyon dolar iken, 2016 yılında 34.6 milyon dolar oldu…
“Shoexpo” sayesinde Işıkkent Ayakkabıcılar Sitesi’ndeki toplam 2.000’e yakın işyerinde neredeyse 10.000 kişi ekmek yiyor…
Bu nedenledir ki, İzmir Kadın Ayakkabı üretiminde ilk sırada… Türkiye’de kadınların giydiği ayakkabının yüzde 40’ı İzmir’de üretiliyor…
Al bir rekor daha…
Ekim’deki “42. Shoexpo Ayakkabı ve Çanta Fuarı”na, 55 ülkeden 1.200’ü aşkın yabancı alım heyeti geliyor… Amerika Birleşik Devletleri’nden Şili’ye, Güney Afrika’dan Avustralya ve Malezya’ya kadar uzanan ihracat zincirinde yıllık satış kapasitesi “bir milyon çift”in üzerinde olan toptancılar ve mağazalar da var… Profesyonel ziyaretçi sayısının 15 bini geçmesi bekleniyor…
Domatımızı, “Alayım mı almayayım mı?” diye nazlanan Rusya bile İzmir’in ayakkabılarını almaya gelecek…
Bu zamanda, bundan güzel, bundan daha “bereketli” bir Fuar olabilir mi?
Sonsöz: “İzmir’de yaşayıp, olmayacak şeylerden İzmir’i eleştirenleredir sözüm; yapmayın gari…”