GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Hanzade ÜNUZ
YAZARLAR
9 Kasım 2018 Cuma

‘Atatürk’ün gözlüğü yakıyor öğretmenim’

Tam Yılmaz Özdil’in yeni yayınlanan Mustafa Kemal kitabını okumaya başlamış…

Büyük bir hayranlıkla içine dalmışken…

İnsan Atatürk’ü, yaşayan Mustafa Kemal’i  bize neden böyle incelikli öğretmediler diye boş geçen inkılap tarihi derslerine yanarken…

Padişahların çadır sayılarını ezberlettikleri tarih derslerine saydırırken…

Nüktedan Atatürk’ü, duygusal Mustafa Kemal’i, vefalı sevecen Gazi’yi, bu kadar renkli bir karakteri neden daha önce bize böyle insancıl yönleriyle anlatan olmadı diye hayret içinde kalmıştım ki…Gözümüzü ekrandan ayıramadığımız Survivor’da yarışmacılar tuvaletlerini bile nerede yapıyor diye çok meraklara düştüğümüz halde…

Kurtuluş Savaşı’nda siperdeki askerlerin hangi şartlarda  olduğunu, kırılan tahtalardan neyin içine düşerek mikrop kapıp hayatlarını nasıl kaybettiklerini bilmediğimi, aklımın köşesinden bile geçirmediğimi utanarak fark ettim.

Arkadaşlarıma “Bu aralar birine hediye almak istiyorsanız, çok fazla düşünmeyin…”

“Yılmaz Özdil’in son kitabı Mustafa Kemal’i hediye edin” diyerek…

Türkiye’nin, hatta dünyanın dört bir köşesinden okurların ellerinde Mustafa Kemal kitabıyla çektikleri fotoğrafları sosyal medyadan büyük bir keyifle izliyordum ki…

Folkart Galeri’de  “BÜYÜK DAHİ / Gazi Mustafa Kemal” sergisi açıldı, ben de gidip uzun uzun gezdim.Ama ne gezmek…

Hayatımda ilk defa bir sergiyi gezerken yaşlar süzüldü gözlerimden.

Kendimi tutmasam çocuk gibi ağlayacaktım aslında.

Yaşadığım yoğun duygularla alt üst oldum.

Sergi “Özel eşyaları, yayımlanmamış fotoğrafları ve dönemsel belgeleri ile Gazi Mustafa Kemal” diye tanımlanıyor.

Küratör Fahri Özdemir bugüne kadar düzenlenen en kapsamlı Atatürk sergisinde birçoğu kendi özel arşivinden 150 olağanüstü güzellikte fotoğraf ve birbirinden zarif 400 obje kullanmış.Neler var sergide?

Aslında Atatürk’ün hayatı var.

Gerçek Mustafa Kemal var.

Kurtuluş Savaşı’nda kullandığı silahı var örneğin.

En sevdiği eşyalar, dostlarına aldığı hediyeler, el yazısıyla kaleme aldığı notlar var.O kadar çok kişiye saat armağan etmiş ki, çok ilgimi çekti benim.

Nasıl zarif ve özenli hepsi de…

Amasya Tamimi var mesela, milli mücadeleyi dünyaya duyurduğu genelgeyi yazarken kullandığı gaz lambası var.Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran liderin nasıl bir insan olduğunun ipuçları var.

Hayatı cephede geçmiş bir insan nasıl hep bu kadar şık olmuş…

Hiç mi kötü bir fotoğrafı olmaz?

Nasıl bir titizlik ve özen?

Nasıl bir karizmadır bu diye hayret içinde kalıyorsun.

Tamam büyük bir lider ve dahi bir komutansın Atam…

Ama papyon ayrı, pelerin ayrı, frak ayrı…Fötr şapka, baston ayrı...

Her yerde, her zaman nasıl bu kadar kibar taşınır?

Bu kadar özgüvenli, bu kadar ışıklı nasıl olunur?

Diye bir kere daha şaşırıyorsun.

Sergide 25 yaşlarında bir genç Atatürk’ün bir fotoğrafına bakıp yanındaki  arkadaşına “Baksana, diğerleri de giymiş ama olmamış onlarda” diye yorum yaptığında…

İçimden sağlam bir kahkaha attım, “Çok yaşa sen Atam” dedim.

Ne güzel ki, Dahi Çocuklar Kulübü’den minikler de geldiler o sırada sergiye.Bir süre de miniklerin peşine takılıp, neler konuşuyorlar aralarında diye izleyerek gezdim keyifle.

O kadar tatlıydılar ki…

Ve o kadar ilginçti ki miniklerin dikkatleri ve yorumları.Kuyruk halinde el ele tutuşup merakla gezdiler.

İçlerinden dünya tatlısı 7 yaşlarındaki bir erkek çocuk…

Atatürk’ün Trakya Manevrası’nda kullandığı gözlüklü fotoğrafına bakıp, hayranlıkla…

“Atatürk'ün gözlüğü yakıyor öğretmenim…”Dediğinde kalakaldım.

Bir kez daha anladım ki,

Yüzyıl sonra küçük bir çocuğun terminolojisine bile girebilen bir lider Atatürk…

“Beni hatırlayınız…”  vasiyetiyle içimizi yakan Atatürk…

Bir çocuğun gözünden daha masum…

Daha güzel nasıl hatırlanır ki…

Ölümünün 80. yıldönümünde…

Bugün çok derin bir hasretle Atamızı anarken,

Folkart Sanat Galerisi’ndeki Büyük Dahi / Mustafa Kemal adlı sergiyi kendinize,

Yılmaz Özdil’in Mustafa Kemal kitabını da dostlarınıza…

Hediye edin.