Anahtar liste

Şu bildiğimiz anahtar var ya,
Tarihi çok eskilere dayanıyor...
Romalı’lar tarafından icat ediliyor.
O zamanlardan beri de en bilinen,
Bir güvenlik sistemi oluyor...

Çünkü...
Bir kilit, ancak doğru bir anahtar tarafından açılabiliyor.
Ya da, bir kilit ancak doğru bir anahtar tarafından kapatılabiliyor.

O kadar da çok yerde kullanılıyor ki...
Bir şeye erişmek için de,
Bir şeyi elde etmek için de, kullanılıyor !
Hele bir maymuncuk ise, çok kapıyı açıyor.
Hele de o bir altın anahtar ise,
Her kapıyı... açıyor !

O yüzden de olmalı ki...
Özellikle, Cumhuriyet Halk Partisi’nin kongrelerinde çok kullanılıyor !
Sözünü ettiğimiz anahtar,
Kurultay’larda... çarşaf listeyi çözen
bir tılsım oluyor.
Hele de, adayların içinde olmaya can attığı... bir liste olup çıkıyor !

Tüzükler...
Hani, “ Partilerin Anayasa “ sı dedikleridir.
Alışıldık sözdür de... aslında doğru sözdür.
Tüzüğe göre, Kongrelerde çarşaf liste esas... blok liste istisnadır.

Anayasayı bir kere delmekle... bir şey
olmaz diye, bir anlayış gelişti ya bizde de.
Çoğunlukla İlçe kongrelerinde bu kural delinerek... sanki bir giyotin olan,
Blok liste uygulaması da başladı !

Neyse ki...
Genel Başkan Kılıçdaroğlu döneminde,
bir demokratik gelenek oluştu da...
Kurultaydaki seçimlerde, Tüzükteki genel kural olan, çarşaf liste uygulaması başladı...
Blok liste aykırılığı neyse ki... unutuldu !

Bu iyi...
Ama iyi olmayan... anahtar liste yapılması.
Kurultayda sanırım 7’ye kadar anahtar liste yapılmış ki,
Anahtar liste... Tüzüğün arkasından dolanmak değil miydi ?

Bu demokratik geleneği de... dejenere etmek gerekli miydi !
Aday olan herkes de... partinin bir üyesi değil miydi ?

O zaman şunu sormak gerekir...
Anahtar liste hazırlayanlar yanlış yapmadılar mı ?
Eğer hazırladıysa,
Seçilemedi diye...Kimilerinin hedefinde olan, sadece biri mi yaptı ki bu işi ?

Eğer, Genel Başkan iradesine bir karşıtlık sayılıyorsa bu... sadece hedefteki kişi mi,
Genel Başkan iradesine karşı çıkmış oluyordu ?

Böyle bir sığ mantık yürütülebilir miydi ?
Demokrat bir mantık olabilir mi bunda ?
Öfkeli bir mantık olur, böyle bir yorumda.
Doğru söyleyene ceza istenir burada...

Aslında...
Kongrelerde çarşaf liste zorunlu olmalı.
Anahtar liste de... yasak edilmeli !
Partide birlik bu yapaylıkla bozulmamalı.
Aksi davranışlar...disiplin suçu oluşturmalı.
Tüzüğün arkasından dolanmak da artık... yok olmalı !

Israrla savunulması gereken koşul,
Parti içi demokrasinin daha da güçlendirilmesi için... önseçim olmalı.

Eleştirilerde de... kişisel beklentiler
ve çaresizlik ürünü olan öfke değil de,
Hak hukuk adalet... önde olmalı !
Parti içinde düşünce kanatları dışında, yanlış kümeleşmeler de... olmamalı.
Olanlarda da parti... ırmakların birleştiği bir göl gibi görülmeli.
Uyulmama ve dengeyi bozma... disiplini gerektirmeli !

Başka da değişiklik olabilir kuşkusuz.
En azından şimdilik aklımıza gelenler...
Temel değişim ve gelişim maddelerine, birer örnek gibi... düşünülmeli.

Şu da var ki sadece,
Tüzüğü demokratikleştirmek yetmez.
Kendimizi de... Değiştirmeden !

İyi Bayramlar...