GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
1 Haziran 2019 Cumartesi

‘Alkışı hak edenleri’ alkışlayın bi’zahmet!

Örgütlü toplum olmak güzel bi’şi…

Bu yüzden…

Türkiye iflah olmaz bir “dernek” zengini…

Aslında…

Her dernek başlı başına bir “sivil toplum” kuruluşu…

82 milyonluk Türkiye’de…

An itibarıyla…

120 bine yakın dernek faaliyet gösteriyor!

Bunların 12 milyona yakın üyesi var…

İstanbul, 24 bine yakın dernekle birinci sırada…

O’nu 12 bine yakın dernekle Ankara izliyor…

Güzel İzmirim’in topu topu 6 bin 400 derneği var(!)

Bana sorarsanız…

Çoğunun tabelası var, kendisi yok!

Neden?

Şundan…

Bi’türlü “hayatın parçası” olamıyorlar!

Kime faydası var; o da belli değil…

Yedi kişi bi’araya geliyor dernek kuruyor…

İçişleri Bakanlığı’da “tamamdır” diye okey veriyor…

Bi’de tabela ve telefon; oldu bitti…

En aktif olanlar…

Mesleki dayanışma dernekleri…

Sonra…

Hemşehri ve yöre dernekleri…

Arkasından cami ve yurt yaptırma dernekleri geliyor…

Ha, bi’de…

Memlekette “kuşunu seven” çok olduğu için…

Kuşlarla ilgili dernekler var…

Mesela:

“Cilalı İbo Kuşçular Derneği” var…

“Posta Güvercinlerini Sevenler Derneği” var…

İlginçtir…

En aktif olanlardan biri de…

“İzmir Kanarya Sevenler Derneği”…

Bi’de bu “dernekçiliği” bi’hakkın, yürekten yapanlar var…

Kim onlar?

***

Türkiye’nin yüz akı…

“Cumhuriyet Kadınları Derneği”

12 yıl önce…

CHP eski milletvekillerinden Şenal Sarıhan’ın gayretleriyle kurulmuş…

Bugünkü genel başkan…

CHP İzmir eski milletvekillerinden Canan Arıtman

100’e yakın şubesi var Türkiye genelinde…

Sadece İzmir’de yedi aktif şubede faaliyet gösteriyorlar…

Karınca gibi çok çalışkanlar…

Bunlardan biri de…

“Cumhuriyet Kadınları Derneği Güzelbahçe Şubesi”

Geçtiğimiz günlerde…

Enfes bir projeye imza attılar…

İzmir’in avuç içi kadar Güzelbahçe İlçesi’nde…

“Atatürk Sevdası”nı ateşlediler…

Kiminle?

Yarının fidanlarıyla…

***

Kaymakam’dan izin aldılar…

Milli Eğitim ile el ele verdiler…

Ve…

Güzelbahçe’deki ortaokullar arasında…

“Atatürk ve Gençlik” konulu bir resim yarışması düzenlediler…

Para ödülü koydular…

Yetenekli çocuklara katkı olsun diye…

Birinci 500 TL, alacaktı; beşinci de 100 TL.

Biri özel, dört ortaokul yarışmaya katıldı…

İlginç olan neydi, biliyor musunuz?

En çok resimle katılan ve…

Ödüllerin çoğunu toplayan Vali Kazım Paşa Ortaokulu oldu…

Bu okul… (Buraya dikkat lütfen…)

Genellikle taşımalı sistemle” köylerden gelen…

Öğrencilerin buluştuğu bir eğitim yuvasıydı…

O okulda “Atatürk Aşkı” doruklardaydı…

***

Merak etmemek elde değil…

Resim yapmak özel bir yeteneği gerektirir…

(Allah vergisi diyenler de olabilir…)

Kabul…

Her öğrenci o yarışmaya katılamayabilir; ona da okey…

Ancaaak…

Güzelbahçe bir “eğitim yuvası” cenneti…

Sadece beş devlet ortaokulu var…

12 adet de özel ortaokul…

Neden sadece biri özel beş ortaokuldan…

Bu yarışmaya katılım oldu?

Atatürk bir “sevda” değil mi?

O okulları yönetenler…

Özellikle “Atatürk” konulu bir yarışma için…

Yetenekli yavrularımızı…

Bilhassa teşvik etmesi gerekmez miydi?

Geçti, gitti!

İnşallah bu yarışma geleneksel hale gelirse…

Gelecek eğitim yılında…

Gönlümüzden geçer ki; “katılım” rekoru kırılır…

Vali Kazım Paşa, Dr. Güngör Özbek, Ali Bayırlar ve Özel Oğuzhan Ökaya Ortaokulları’nın yetenekli öğrencilerini…

Duyarlı yöneticilerini…

Gönülden kutlayalım…

Ayrıca…

Çocuklara ödüllerini verirken…

“Sizler çalışkan, kararlı ve inançlı olmak zorundasınız… Samsun’dan doğan güneş sizleri aydınlatacak ve ısıtacaktır…” diyen…

“Cumhuriyet Kadınları Güzelbahçe Şubesi”nin Başkanı…

Mesude Öney’i ve yönetimdeki arkadaşlarını da…

Gönülden alkışlayalım…

***

Bitiriyoruz…

Neyle?

Hani, demiştik ya…

Cumhuriyet Kadınları Derneği “karınca” gibi çalışıyor diye…

İşte, O’nların özelliklerini hatırlatan…

Ders gibi mitolojik bir anekdot ile…

***

Hazreti İbrahim Peygamber, Kral Nemrut’a karşı gelmiş…

Nemrut da, herkese ders olsun diye…

Hz. İbrahim’in ateşte yakılmasını emretmiş…

Meydandaki ateş bulutlara kadar yükselmiş…

Nemrut’un askerleri İbrahim Peygamber’i…

Ateşin ortasına atmaya hazırlanırken…

Bütün hayvanlar korkup kaçmış…

Bu arada bir karınca ağzında küçücük bir su damlası ile…

Telaşla alevlere doğru gidiyormuş…

Başka bir karınca, O’nun bu telaşını görüp sormuş:

“Nereye böyle acele?”

Bizim karınca, ağzındaki su damlasını ellerinin arasına alıp cevap vermiş:

“Meydandaki ateşe su götürüyorum…”

Diğer karınca kahkahalarla gülmüş:

“Ateşe bakmadın mı ne kadar büyük… Senin bir damla suyun o ateşe ne yapabilir ki?”

Bir damla su taşıyan karınca şu cevabı vermiş:

“Olsun, hiç olmazsa hangi taraftan olduğum anlaşılır…”

Nokta!

Sonsöz: “Kalp denizdir; dil de kıyı… Denizde ne varsa kıyıya o vurur! / Hz. Mevlana…”