İlk gören / tanışan için…
Sert mizaçlı bir fotoğraf verse de…
Binali Bey’den sonra gördüğüm…
En esprili politikacıdır…
Hoş, sohbettir…
İleri görüşlüdür ve çok zekidir!
Ne soracağınızı gözünüzden anlar…
Neredeyse iki yıl olacak…
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaklaşan yerel seçimi işaret ederek…
“Ha’di Nihat Bey, İzmir seni bekliyor” dediğinde…
Hiç geri vites yapmadı…
“Benim için onurdur…” dedi; sadece…
Tamam, İzmir’de iş yerleri vardı…
Dünya kadar çalışanı vardı ama…
Önce, “İzmirli değil ki…” sitemlerine göğüs gerdi…
Gram yüksünmedi…
Sonra?
Politika literatürüne girecek bir benzetme yaptı İzmir için:
“Mahallenin en güzel kızını kim istemez?”
Sonra, döndü; bi’güzel politik ambalaj yaptı:
“Alacağız demeyelim, biz İzmir’e kendimizi vereceğiz…”
En tatlı yerinde keselim, izninizle…
Az sonra döneceğiz o mevzuya…
***
Konu şuradan açıldı…
Önceki sabah…
Fox TV’de canlı yayına katılan Nihat Zeybekci ile…
Sunucu ile arasında son derece anlamlı bir diyalog yaşandı…
2019 Yerel Seçim’in üstünden…
Bir buçuk yıl geçmişti…
İzmir’deki seçim kampanyası hatırlatıldığında…
Gözleri parladı…
“Muhteşem bir seçim kampanyası kampanyası yaptık... En yüksek oyu yüzde 39’la aldık... Bu oy oranı İzmir için ve benim için başarı diyebilir miyiz, hayır çünkü eğer kazanamadığım seçimse şayet başarısızlıktır... Dersler çıkardık... Çalışmalarımıza devam ediyoruz…”
Sunucu en can alıcı soruyu sordu:
“Yeniden adaylık çalışması mı?”
Zeybekci’den, zekice manevra geldi:
“Yok öyle bir çalışma değil…”
***
Önemli bir olguyu masaya koyalım…
Nihat Bey, Ege’nin önemli isimleri arasındadır…
Sen, Tavas’ın bir köyünde…
Tütün işçisi bir ailenin çocuğu olarak…
Gurbet kaderin olacak; liseyi bile Kütahya’da yatılı okuyacaksın…
Sonra hep çalışacaksın…
Kendi şirketini kuracaksın…
Hiç durmayacaksın…
Denizlili ihracatçıların başına geçeceksin…
Recep Tayyip Erdoğan’ın kadim dostu olacaksın…
Denizli’ye Şehr-i Emin seçileceksin…
Sıra milletvekilliğinde deyip, TBMM’ye uçacaksın…
Dört yıl boyunca Ekonomi Bakanı olarak kabinede yer alacaksın…
Ardından…
Güzel İzmir’in reisliği gündeme gelecek; herkes şaşıracak…
***
Peki, Nihat Zeybekci neden İzmir’e Reis olamadı?
Ufak / tefek bazı sebepleri var…
Ancak, bence en önemlisi…
Bu güzel şehri…
İçinde yaşayan vatandaşına kötülemek kadar…
Yanlış bi’şi olamaz…
Sosyal mutsuzluk bile yaşıyorsa o arkadaş…
Önce sizin gözlerinize bakar…
Ardından…
“Geç bunları arkadaş, sen benim üniversite mezunu oğluma / kızıma iş bulabiliyor musun; onu söyle…” deyiverir…
Şak, diye kalıverirsen!
***
Yine de…
Her şeye rağmen…
2023 yılındaki (aşağı yukarı 1300 gün sonra…) yerel seçimde…
Aradaki zaman ne gösterir; Allah bilir…
AK Parti’nin…
İzmir için en “uygun ve mantıklı” adayı Nihat Zeybekci’dir…
Geçmişten örneklerle açalım…
***
Taha Aksoy, AK Parti’nin ilk belediye başkan adayı olarak…
2004’te İzmir’de yarışa girdi…
Karşısında Ahmet Piriştina vardı…
Taha Bey 57, Piriştina 52 yaşındaydı…
İzmir’in neredeyse tamamı Taha Aksoy’u tanımıyordu ama…
AK Parti’nin kentte yarattığı “taze heyecan” ile…
Yüzde 32.5 oy aldı…
Ancak, kazanan Ahmet Başkan’dı…
Ne var ki ömrü yetmedi…
Yerine Meclis kararı ile Aziz Kocaoğlu büyük başkan oldu…
***
2009 seçimleri gelip çattığında…
AK Parti, şunu düşündü…
“Aziz Bey’in tecrübesi yok… Bizde de İzmir’e vitrine sürülecek kimse yok… İyisi mi, biz Taha Aksoy’la devam edelim…”
Ancak…
Unuttukları bi’şi vardı…
Taha Bey, Aziz Bey’in performansını görmüştü…
Seçime günler kala…
Aziz Bey’in “dürüst” kimliğini, renkli bir jestle anlatmak için…
“Kendisine gözümü kapatıp, cüzdanımı emanet ederim” deyiverdi…
Zaten, o gün seçim bitti!
Sandıkta Aziz Kocaoğlu patladı…
O sırada…
Taha Bey 62, Aziz Bey 61 yaşındaydı…
***
2014’te AK Parti’nin “bomba”sı…
Ulaştırma Bakanı ve İzmir Milletvekili Binali Yıldırım’dı…
Karşısında Aziz Bey vardı…
Yarışa başlarken, Binali Bey 59, Aziz Bey 66 yaşındaydı…
Binali Bey, kendisini sevdirmeyi bilmişti; güler yüzlüydü…
Mücadele tarihe geçti…
Aziz Bey ile arasındaki oy farkı…
Sadece 360 bin’den biraz fazlaydı…
Eğer…
Binali Bey, 180 bin 500 oy daha alsaydı…
O gece…
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’ydı…
AK Parti’nin İzmir’i alma hayali bi’kez daha suya düşmüştü…
***
Son yerel seçime…
2019 Mart’ına geldiğinde…
AK Parti, yine bir bakan çıkardı İzmir’in sahnesine…
58 yaşındaki Nihat Zeybekci…
60’ına yeni giren Tunç Soyer karşısında…
Elinden gelen gayreti gösterdi…
Nitekim…
Yaklaşık 500 binden fazla İzmirli oy vermeye gitmediği için…
AK Parti’nin son 15 yıl içinde…
İzmir sandıklarından çıkardığı…
En yüksek sayısal performansı yakaladı…
Yüzde 39…
AK Parti için İzmir’de müthiş bir başarıydı…
***
O gün, bu gündür…
Dikkat ediyorum…
Nihat Zeybekci, partisinin İzmir’deki hemen her etkinliğinde yer alıyor…
Tarih tekerrür eder mi, bilemem…
Ama…
Büyük fotoğrafta şu görülüyor…
Taha Aksoy’a nasip olduğu gibi…
İkinci kez İzmir adaylığı…
Zeybekci’nin de kaderine yazılmış olabilir…
Yaşı 62 civarında olacak; yeni görevler için…
Hiç de ileri bir basamak değil…
Önemli olan şu…
İzmir’in en güzel kızını Anadolu’ya kim küstürdü ise…
Önce onlar cezalandırılmalı…
Mesela…
CHP’ye yıllardır oy verenlerin gözünün içine bakıp…
“CHP demek çöp demektir” diyerek…
Vatandaşa çimdik atmaktan vazgeçilmeli…
Bir önemli ayrıntı daha…
Eski zaman romanlarından çıkmış replikler gibi…
“İzmir’e kendimizi adayacağız, vereceğiz, sevdireceğiz, kabul ettireceğiz… Hizmetkar belediyeciliği İzmir’e getireceğiz…” gibi modası geçmiş söylemlerden vazgeçmekte yarar var…
***
Bitiriyoruz…
İzmir, “Uyuyan Prenses” filan değil; hiç de olmadı!
Ancak…
“Mahallenin en güzel kızı” olduğu kesin!
Arzular şelale ama…
Eski Ekonomi Bakanı’nın…
An itibarıyla…
İzmir’de yeniden başkanlık yarışına girebilecek “en ideal isim” diyerek…
Tahminimizi sergilesek de…
Nihat Zeybekci’nin olası yeni kabinede…
Bakanlık koltuğunun hazır olduğunu iddia edenler de az değil…
Hayırlısı…
Nokta…
Sonsöz: “İnsanoğlunun, yeryüzündeki var oluşundan itibaren yarattığı her şey, hayal etmekle başladı… / Anonim…”