GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
22 Mart 2020 Pazar

97 yıl önce Türk kadınını İzmir’de böyle tarif etti!

Bugün Pazar...

Hiç bitmeyen sevgi ve saygıyla...

Atatürk’ü bu köşede anma ve hatırlama günü...

Bir kez daha...

Gazi’nin İzmir’de yaptığı, az bilinen bir konuşmayı paylaşalım...

Bunu yaparken de…

Bu kentin tüm Cumhuriyet Kadınlarını…

Bir kez daha…

Saygıyla analım…

 

***

 

1923 yılının Ocak ayıydı…

Ve, Ocak’ın son günüydü… (31 Ocak)

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün…

İzmir’in Kurtuluşu’ndan sonra…

Bu kadim kente ikinci gelişiydi…

Yer; Eski Gümrük Binası…

Atatürk…

İzmir Kadınlar Kurultayı’nda konuşuyor…

(Düşünün… Bir asır önce İzmir’de Kadınlar Kurultay’ı düzenleniyor… Gel de, bu kenti bağrına basma… )

Ulu Önder, salonu süzüyor ve konuşmasına şöyle başlıyor:

 

***

 

Tanrı, insanları iki cins yaratmıştır…

Bunlar birbiri için mutlaka gereklidir…

Şuna inanmanız gerekir ki…

Dünya yüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir…

Bizim toplumumuzun başarısızlığı…

Kadınlarımıza karşı umursamazlığımızdan ve…

Hatalı davranışlarımızdan kaynaklanmaktadır…

İnsanlar dünyaya, kendilerine verilen süre kadar…

Yaşamak üzere gelmişlerdir…

Yaşamak, bir şeyler yapmaktır…

Bir sosyal yapının bir organı çalışırken öbürü çalışmazsa o toplum felç olmuş demektir…

Öyleyse bizim toplumumuzda ilim ve fen lazımsa…

Bunları, erkeklerimizin ve kadınlarımızın aynı derecede öğrenmesi gerekmektedir…

 

***

 

Bugünün gereklerinden biri de…

Kadınlarımızın her alanda ilerlemelerini temin etmektir…

Bundan dolayı, kadınlarımız da bilim ve fen alanında ilerleyecekler, erkeklerin geçtikleri öğrenim derecelerinden geçeceklerdir…

Ardından…

Kadınlar da toplumsal hayatta erkeklerle birlikte yürüyecek, birbirlerine destek ve yardımcı olacaklardır…

 

***

 

Bugün bu memleketi şöyle bir gözden geçirdiğimizde…

Göreceğimiz iki aşama vardır:

 

Biri, tarlalarda erkeklerle beraber çalışan, eşeklerine binerek öteberi satmak üzere kasabalardaki pazar yerine giden, oralarda yumurtasını, tavuğunu, buğdayını bizzat satan, ondan sonra da alacaklarını kendisi tahsil eden, köyüne dönen ve genel çalışma hayatında kocalarına, kardeşlerine yardım eden kadınlar…

Ben bu kadınlar arasında kocalarından daha iyi işten anlayıp, hesap yapanları gördüm…

 

***

 

Efendiler, memleketimizde cehalet varsa bu geneldir…

Yalnız kadınlarımızı değil, erkeklerimizi de içine alır…

 

***

 

İkinci aşamaya kasabalarda ve şehirlerde rastlıyoruz…

Oralarda yabancılar en çok giyim biçimine dikkat ediyorlar…

Onların giyimlerine bakarak…

Kadınlarımızın hiçbir şey görmediklerini zannediyorlar…

Bununla beraber…

Giyim biçimi kadını, yaşamından ve varlığından soyutlayacak şekilde olmamalıdır…

 

***

 

Atatürk…

Bu konuşmayı Latife Hanım’la (29 Ocak 1923) evlendikten…

Tam iki gün sonra yaptı…

Aradan 48 saat bile geçmemişti…

Türk Kadını’nı taçlandıran böylesi bir tarihi konuşmayı…

Neden İzmir’de…

Neden evlendikten iki gün sonra yaptı, dersiniz?

Nokta…

 

Sonsöz: “Bizim dinimiz hiç ir vakit kadınların erkeklerden geri kalmasını talep etmemiştir… Allah’ın emrettiği şey, erkek ve kadın Müslümanların ilim ve irfan edinmeleridir… / Gazi Mustafa Kemal Atatürk…”