GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
AASSM’de sezon başlıyor
Mustafa Bayık
8 Ekim 2019 Salı 00:00

AASSM’de sezon başlıyor

Hanzade Ünuz, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi Müdürü (AASSM) Mustafa Bayık ile 2020 sezonunu konuştu.

İzmir ve İzmirliler 10 yıl önce görkemli bir sanat mabedine kavuştu.

Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi (AASSM) sanatla kültürle geçen yıllar içinde yüzlerce stara, Türkiye’nin ve dünyanın en ünlü isimlerine ev sahipliği yaptı.

Geçen on yılda yaklaşık 1 milyon İzmirli sanatsever AASSM’de buluştu.

Müzikle, resimle, fotoğrafla, seramikle, heykelle içiçe sergilerde etkileyici sanat yolculukları yaptı.

İzmir’in dünyaya açılan kültür sanat kapısı AASSM, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin gözbebeği bir kuruluşu.

Sanata, sanatçıya ve sanatsevere gösterilen özenle İzmir’e çağ atlatan bir merkez.

Her geçen yıl daha da iyi programlar hazırlanan AASSM’de, 2019 sezonu geride kalırken…

2020 sezonunun açılışı için geri sayım başladı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kalitesi ve içeriğiyle Türkiye’de gündem yaratan kuruluşu AASSM 2020 sezon programını…

14 Ekim’de Festival İzmir ile açacak…

Bizlerin izleyici koltuklarına oturmadan önce yapılan hummalı çalışmaları…

Ve büyük sürprizleri merak ediyorsanız…

Sizin için Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi Müdürü Mustafa Bayık’a tüm bu soruları, merak ettiklerinizi sordum.

Mustafa Bayık da AASSM’nin 2020 sezonunu ve İzmirlileri bekleyen çarpıcı sürprizlerin bir kısmını anlattı…
-AASSM’de 2019 sezonu nasıl geçti?

2019 yılında 70 bine yakın sanatseveri ağırladık Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde. Kendi sezon programımızda 30 konser düzenlendi, ayrıca İzmir Devlet Senfoni Orkestrası, Yaşar Oda Orkestrası'nı, Olten Filarmoni'yi de ağırlıyoruz. Geçen yıl 10. yılımızı kutladık, dünya starlarını ağırladığımız Festival İzmir'i yaptık. İzmirli sanatseverleri dünya yıldızlarıyla buluşturduk. Sayın Başkanımız Tunç Soyer sizin de bildiğiniz gibi kültür ve sanata son derece önem vermekte. Kültür ve sanatın stratejik amaçlarımızdan biri olduğunu belirtiyor, Başkanımızın vizyonuyla İzmir’de ciddi bir farkındalık ve farklılık yaratma hedefindeyiz.

-İzmirli seyirciler de çok mutlu etkinliklerden...

Zorlu'da olan konserler artık İzmir'de de var diye sanatseverlerden teşekkür telefonları alıyoruz, biz de ilgiden çok mutlu oluyoruz. İzmir'in seyircisi zaten şahsına münhasır bir seyirci, İzmir seyircisi konsept konserleri çok seviyor. Örneğin festival İzmir'in açılışında 14 Ekim'de Işın Karaca'yı ağırlayacağız. Eserlerin düzenlemeleri yeniden yapılıyor, İzmirli sanatçılardan oluşan 50 kişilik Metropolitan Orkestrası ile söyleyecek şarkılarını. Antonio Lizana Band gelecek İspanya'dan, filamenko caz çalıyorlar ve Türkiye'de ilk kez konser verecekler. Stanley Clarke Band gelecek Amerika'dan dört Grammy ödüllü grup Avrupa turnesine İzmir'den başlayacak.

EN İYİ AKUSTİK SALON BİZDE-Gelen sanatçıların izlenimleri nasıl oluyor?

Sanatçılar Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'ne bayılıyor. Türkiye'nin en iyi akustik salonuna sahibiz, Sydney Opera binası ve Royal Opera’yı yapan Avrupa firmasının akustik projesi bizdeki de. Marcus Miller çok beğendi salonu, iki sene sonra tekrar gelebilir miyim diye sordu. Arturo Sandoval hem salona, hem İzmirli seyirciye bayıldı o da tekrar gelmek istiyor. Bazı özel istekleri oluyor sanatçıların, mesela cazın Michael Jackson'ı sayılan, 22 grammy ödüllü var Chick Corea oda sıcaklığından, ses sistemine kadar titiz talepleri olmuştu. . Ben kendim de sanatçı olduğum için onların neden mutlu olacağını biliyorum, 3.5 yıldır hiçbir sorun yaşamadan konserlerimizi yaptık. Ekibimiz çok özverili çalışıyor, bizim mesai mefhumumuz yok. İdari personel olarak yaklaşık 25 kişilik bir ekibiz.

HEM SANATÇI, HEM KONSOLOS-Siz de opera sanatçısınız, siz nasıl adım attınız sanat dünyasına?

Lisedeki müzik öğretmenimin ses volümümü keşfedip yönlendirmesiyle konservatuarda opera eğitimi aldım. Ama müziğe başlayışım bağlama ile olmuştur, Türk Halk Müziği konserleri veriyorduk ortaokuldayken. Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nda yüksek lisans yaptım, hocalık da yaptım o esnada. Doktora için Belarus'a gittim, Minsk'te devam ettim eğitimime. 29 Ekim gibi özel günlerde Büyükelçilik'te verdiğimiz konserlerden ötürü dikkat çekmişiz, Belarus Dışişleri Bakan yardımcısından fahri konsolosluk teklifi aldım. Benim hayalimdeki meslek de diplomat olmaktı. Çok onore oldum tabii ve 2007 yılında resmen Adana Fahri Konsolosu oldum. Türkiye'de tek sanatçı konsolos benim, genelde biliyorsunuz işadamları olur. Atandığımda en genç fahri konsolostum, bana çok başka bir pencere açtı bu diyalog. 2007 yılından beri Belarus Fahri Konsolosluğu'nu sürdürüyorum.

-Türkiye'ye dönüşünüz...

Doktorayı tamamlayınca Çukurova Üniversitesi'nde yardımcı doçent atamam yapıldı. Akademik Kuartet adlı bir de grubumuz vardı, kongrelerde konser veriyorduk. İbranice, Almanca, Fransızca, Türkçe, İtalyanca repertuarımız vardı çok beğeniliyordu. Çukurova bölgesine gelen yabancı bilim insanları Türk kültürüne, makamsallığa çok meraklı olurdu. Belarus'ta Türk eseri söylediğim zaman ağlarlardı Belaruslular, anlamazlardı Köroğlu'nun sözlerini ama ağlarlardı. Harmonik yapı insanları çok etkilerdi. Ben de arkadaşlar gelin Türk halk müziğini de, sanat müziğini de abartmadan, operaya kaçmadan şan tekniğiyle söyleyelim dedim. Belarus'ta bir festivale katıldık, 1 saat 20 dakika sahnede kaldık yıkıldı ortalık. Ağlama değmez hayat bu gözyaşlarına gibi eserlerle kültürümüzü tanıtan bir misyonla hareket ettik.

-İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne, AASM'de göreve geldikten sonra sahneye çıktınız mı?  

Son üç yıldır sahne yok (gülüyor). Profesörlük için kariyer çalışmamı sürdürürken İzmir'den gelen teklifi kabul ettim. 2016 yılı Nisan ayında göreve başladım, doğduğum kent İzmir'e 20 yıl sonra dönmüş oldum. İzmir'i çok seviyorum, doğduğum şehre hizmet etmek beni çok gururlandırıyor. Ben öğrenci iken Adnan Saygun'un önünden geçerdim, burası treleybüs garajı idi. Yağ ve mazot kokuları içinde büyük sayaçların içinden geçerek konservatuara giderdim. Yıllar sonra o garaj buradan kalkıp böyle önemli bir sanat merkezi yapılması muhteşem, burası bizim için bir mabet, çok önemli bir merkez. Bana göre Türkiye'de bir numara...

HEP SOLD OUT-İlgi o kadar yoğun ki AASM'deki etkinliklere bilet bulmak giderek zorlaşıyor, serzenişler oluyor...

Bizim satışa açtığımız biletlerin yarısı gişeden, yarısı internetten satılıyor. Salonumuz 1.100 kişilik ama sanatçılar büyük sahne kullanmak istedikleri zaman 950 bilet satışa çıkarabiliyoruz. Genç kesim internetten bilet alırken çok hızlı, küçük salonda film müzikleriyle ilgili bir etkinlikte dört dakikada 243 bilet satıldı ve bitti. Bir kişinin dört bilet alma hakkı var, ister gişeden ister internetten, fakat ilgi gerçekten çok yoğun oluyor konserlere ve biletler hızla tükeniyor. Geçtiğimiz Pazartesi günü 30 Ekim'de festival biletlerinin tümü satışa çıktı, küçük salon konserlerimizle birlikte 4.900 biletin internet satışları hemen tükendi. Ama biz gişeden de bilet satmaya devam edeceğiz çünkü onun da tüm dünyada olduğu gibi ayrı bir geleneği ve keyfi vardır.

-Buradan anlıyoruz ki, İzmir’e daha büyük salonlar lazım…

İzmir 2.500 kişilik salonları doldurur. 243 kişilik küçük salonu internet satışına açtığımızda dört dakikada biletler tükeniyor. Biz şimdi yüzde yüz doluluk oranıyla gidiyoruz, geçen sene büyük salondaki bütün etkinliklerimiz sold out (tüm biletler satıldı) oldu. Adnan Saygun hep sold out gidiyor. Hatta sanatsever bazı arkadaşlar, AASM sold out modası çıkardı diye takılıyorlar. Biz dünyadaki bütün büyük salonları ve konserleri takip ediyoruz, bütün yeni akımları izliyoruz. Sanatçı olmanın verdiği yaşanmışlıklarla sanatçının bütün duygusunu biliyorum. Hem seyirci ve hem de sanatçı gözünden ayrı ayrı değerlendirebiliyorum. Çok stresli bir aslında, ben üç buçuk yıldır oturup rahat konser izlemişliğim yoktur. Stres ne zaman sona eriyor, seyircinin alkışını duyduğunuzda her şey geride kalıyor.

-2020’de İzmirliler’e ne sürprizleriniz var, İzmirli sanatseverlere hangi müjdeleri vereceksiniz?

Ekim’den itibaren başlayan yeni sezonda ve 2020 yılında AASM’de yine dünya starlarını ağırlayacağız. Senfoni orkestramızla ortak projelerimiz olacak, Ocak ayında büyük sürprizlerimiz, konsept konserlerimiz olacak. Bunun dışında olağanüstü sergilerimiz olacak. Yapı Kredi 75. Yıl Özel Koleksiyonu İstanbul dışına çıkıyor, Türk resim sanatına yön veren sanatçıların yağlıboya koleksiyonları Kasım ayından yıl sonuna kadar Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde sergilenecek. Halen iki sergimiz sürüyor, Ahmet Aslan’ın doğal taşlardan oluşan “Doğanın Yüzü” sergisi ve dün açılan “3 Kuşak” adlı seramik, porselen ve cam eserlerden oluşan harika bir sergimiz var. Yapı Kredi’nin 75. Yıl Özel Koleksiyonu’nun İzmir’e gelmesiyle çok önemli bir sergiye ev sahipliği yapacak olmanın heyecanını şimdiden taşıyoruz.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 adem
 28 Aralık 2019 Cumartesi 14:58
nasıl sezon
 Sağol Aziz Başkan
 8 Ekim 2019 Salı 16:17
Arkasından utanmazca laflar edilen Aziz Kocaoğl'na binlerce teşekkür. Böyle yüksek nitelikte bir salonu bize kazandırdığı için. Laf değil, iş ürettiği için. Onun sayesinde arkasından konuşan ve küfür edenler, ağız tadı ile konser dinleyebiliyorlar. Bakalım Yeni Opera ne zaman bitecek?
Diğer Röportajlar