GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
6 Nisan 2020 Pazartesi 12:50

Vekil Bakan’la gündem korona: Ev mesaisinde A’dan Z’ye!

CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, koronavirüs ile mücadelenin yürütüldüğü günlerde bir yandan kendisini evde izole ederken diğer taraftan da toplumun tüm kesimleriyle irtibat halinde olduğunu söyledi. Masa başında yoğun bir mesai harcayan Vekil Bakan, koronavirüsle mücadele konusunda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin öncü bir rol üstlendiğini aktardı. Bakan ayrıca Türkiye’de birçok ilk kararın İzmir’de alındığına vurgu yaptı.

EGEDESONSÖZ- (Özel Haber)- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Murat Bakan, dünyada olumsuz etkisini hissettiren ve Türkiye’de de can kayıplarına yol açan koronavirüs salgını ile mücadele edildiği günlerde evinde nasıl zaman geçirdiğini anlattı.

İzmirli Vekil Bakan masa başında mesaisine ara vermediğini ifade ederken olağanüstü dönemde normal süreçten daha yoğun günler yaşadığını da aktardı. Koronavirüs üzerinden diğer ülkelerden örnekler sunan Vekil Bakan Türkiye’nin durumu hakkında detaylı bir analiz yaptı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin süreçteki reflekslerini, faaliyetlerini ve hamlelerini değerlendiren Bakan partisinin hem genel merkez hem de yerel yönetimler ayaklarıyla aktif mücadelenin içinde olduğunu ifade etti. Bakan şunları söyledi:

KENDİMİZİ İZOLE EDİYORUZ AMA TOPLUMUN TÜM KESİMLERİ İLE İRTİBAT HALİNDEYİZ
Olağanüstü günlerden geçiyoruz daha önce felaket filmlerinin senaryosu olarak görebileceğimiz bir durum gerçek oluyor. Virüse yakalanan insan sayısı ise 1.25 milyonu geçmiş durumda ve hızla artmaya devam ediyor.  Olağanüstü durumlar, olağanüstü önlemlerde gerektiriyor. Sosyal olarak izole olmanın ve alınan tedbirlerin yetmediği gelinen noktada sokağa çıkma yasağı kararının alınmasının hastalığın yayılmasını engellemek için şart olduğu hastalığın ülkemizde yayılma hızını gösteren grafiklerden ortaya çıkıyor. Bizler de milletvekilleri olarak bir kısım mesaimizi TBMM’de bir kısım mesaimizi ise evimizde kendimizi sosyal olarak izole ederek yapıyoruz. Elbette bu süreçte sorumluluklarımız da devam ediyor halkın sorunlarına çözüm üretmek için çaba sarf ediyoruz. Toplumun tüm kesimleri ile irtibat halindeyiz. En çok ihtiyaç duyduğumuz toplumsal dayanışmayı güçlendiriyoruz.

ONLİNE TOPLANTILARLA DEVAM EDİYORUZ
Toplantılarımızı bilgisayar ve telefon üzerinden online yapıyoruz. Her gün danışman arkadaşlarımızla, sivil toplum örgütleri, iş dünyası, odalar, işçi sendikaları ile online görüşmeler yapıyoruz geçen hafta milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız, il başkanımız birlikte toplantı yaptık yapıyoruz.  Önceliğimiz salgın ile ilgili yürütmeye yapması gerekenleri hatırlatmak ki bunu partimiz MYK’sının yanı sıra Genel Merkez nezdinde oluşan korona kurulu ve işin ekonomik ve sosyal boyutu ile ilgili olarak ta ekonomi masası çalışıyor ve kamuoyu ile paylaşıyor.

SOYER’İN KAMPANYASINA DESTEK OLUYORUZ, ŞU AN 750’Yİ BULDUK HEDEFİMİZ BİN 500 AİLEYE ULAŞMAK!
Ben de tüm bunların dışında toplumsal dayanışmayı örgütleme adına referandumdan bu yana çalıştığım, köylere kütüphaneler yaptığımız, birlikte orman oluşturduğumuz ‘Saha Grubu’ ile bireysel olarak yapılabilecekleri yapmak adına bir takım girişimlerde bulunuyorum. Öncelikle Ege Üniversitesi Döner Sermayeye destek göndererek bunun sağlık çalışanlarına maske alınması için kullanılmasına yönelik bir çalışma yaptık daha sonra üniversite rektörleri ‘ihtiyaç yok’ diye açıklama yaptıklarında bu defa periferde görev yapan aile sağlığı merkezlerine kendimiz satın alarak maske gibi ihtiyaçları teslim ettik. Son olarak İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer’in ihtiyaç sahiplerine götürdüğü yardıma destek bakımından kendi satın aldığımız erzak paketlerini ihtiyaç sahiplerine ulaştırması bakımından Büyükşehir Belediyemize teslim ediyoruz. Hedefimiz 1500 Aileye destekte bulunabilmek şu an itibari ile 750’yi bulduk devam ediyoruz.

KORONA İLE İLGİLİ BİRÇOK KARARIN İLKİ İZMİR’DE ALINDI!
Bu ihtiyaç sahiplerine destek organizasyonunu da tamamen online yaptık ve ciddi bir katılım var. Sivil toplumun, yerel yönetimlerin ve halkın, sorunun çözümüne katkıda bulunması çok çok önemli bu işi sadece devletin belli birimlerinin organizasyonuna bırakırsanız, halkı çözümün ortağı yapamazsanız, sürecin dışına iterseniz devletin otoriterleşmesine fırsat verirsiniz. Eğer bizler gibi herkes çözümün ortağı olursa bu kötü günler toplumsal dayanışmanın arttığı, paylaşımın arttığı aslında başka bir dünyanın mümkün olduğunun da ispatına dönüşür. Bu bakımdan Başkanımız Tunç Soyer ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Türkiye’de öncü bir rol üstlendi korona ile ilgili birçok kararın ilki İzmir’de alındı son olarak ihtiyaç sahiplerine yönelik olarak erzak yardımı kampanyası ise bizim kültürümüzde olan imeceyi yeniden canlandıran ve dayanışmayı güçlendiren bir organizasyon oldu.

ÜLKEMİZDEKİ ARTIŞ TRENDİ, DÜNYADA SALGININ HIZLA YAYILDIĞI ÜLKELERDEN FARKLI GELİŞMİYOR
Biz bu zor günleri geride bıraktığımızda birbirini düşünen, dayanışma içinde yardımlaşan, doğaya daha duyarlı, demokrasi bilinci artmış bir toplumsal dönüşüm arzu ediyoruz ve bunun çabası içindeyiz. Sosyal izolasyon bir yandan bizi dört duvar arasına hapsederken diğer taraftan benim için okuma, yazma ve üretme sürecimi de hızlandırdığını belirtmek isterim. Virüs konusuna tekrar dönersek açıkça görülüyor ki, ülkemizdeki artış trendi, dünyada salgının hızla yayıldığı ülkelerden farklı gelişmiyor. Bizden önce bu salgının hızla yayıldığı birçok ülke var. Bu ülkelerin bir bölümü hızlı ve sıkı tedbirlerle salgını daha iyi yönetmeyi başarmış ülkeler Çin, Güney Kore, Singapur gibi bir bölümü ise salgına esir düşmüş durumda bunun en bariz örneği ise İtalya. Bizden daha önce salgına yakalanan bu ülke örneklerine baktığımızda çıkardığımız en önemli sonuç şu: Bir kez (hangi nedenle olursa olsun) salgın kontrol altına alınamazsa veya yayılma hızı yavaşlatılamazsa, bu aşamadan sonra alınacak herhangi bir radikal tedbir çok fazla sonuç vermiyor.

VİRÜSÜN TÜRKİYE’YE GEÇ GİRMİŞ OLMASI BİZİM İÇİN TESELLİ!
Salgının hızlı yayılmasını önlemenin en etkin yolu ise, sokağa çıkma yasağıdır. Sağlık Bakanlığı ve bilim kurulu sürecin alınan tedbirlerle Türkiye’de geç başlamasını sağladı ancak dünyada ki gelişmelere bakarak erken tedbir alınamadı diğer ülkelerin yaptığı hataları tekrarlıyoruz ve salgın hızla yayılıyor. Türkiye’ye virüsün geç girmiş olması sadece bir teselli bizim için.

BU ZOR GÜNLERDE HEP BİRLİKTE İYİ SINAV VERMEK ZORUNDAYIZ
Konuya iktidar ve muhalefet mantığı ile bakmadığımızı bu salgından ülke olarak en az etkilenmiş olarak çıkmayı hedeflediğimizi ve buna CHP olarak koyabileceğimiz maksimum katkıyı gerek genel merkez çalışmaları, gerekse yerel yönetimlerimizle koymaya çalıştığımızı hatırlatmak istiyorum. Sonuç olarak insanlık için bu zor günlerde hep birlikte iyi bir sınav vermek zorundayız.