GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
25 Mart 2020 Çarşamba 15:20

Karşıyaka’nın doktor başkanından korona mesajı: Keşke sokağa çıkma yasağı gelse!

Karşıyaka Belediye Başkanı Tugay, koronavirüs ile mücadele noktasında açıklamalarda bulunurken, “Avrupa’daki ülkelere baktığımız zaman almış oldukları sokağa çıkma yasağı kararının gerçekten doğru olduğunu düşünüyorum. Keşke bizde de sokağa çıkma yasağı kararı alınsa” dedi. Belediye başkanları olarak risk grubunda bulunduklarını aktaran Tugay önümüzdeki 2 aylık sürecin zorlu geçeceğini ifade etti.

Mehmet İŞLER/ EGEDESONSÖZ- Siyasi kimliğinin yanında doktorluk mesleğine mensup olan Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, koronavirüs konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Yerel yönetici olarak ilçesinde yürüttüğü çalışmalar ve virüsle mücadeleye kısaca değinen Belediye Başkanı Tugay, aynı zamanda hekim olarak görüş bildirirken yapılması gerekenleri sıraladı. Başkan Tugay belediye başkanlarının durumuna da ayrı bir parantez açtı.

Devlet kurumları ve yetkililerin vatandaşlara ‘evde kal’ çağrıları yaptığı günlerde kendi durumuna dair bilgi veren Tugay, “Kişisel olarak bir sıkıntım yok, ilçede de ekstra önlem ve tedbirleri alıyoruz” dedi.

KEŞKE BİZDE DE SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI KARARI ALINSA
Virüsün çıkış süreci ve Türkiye’de görülmesi noktasında düşüncelerini aktaran Tugay, “Hastalık Çin’de ilk başladığı zaman Türkiye’ye gelir gibi düşünmedim açıkçası. Zaman içinde Avrupa’da görüldü, Dünya Sağlık Örgütü açıklama yapmaya başladı. O zaman bir şekilde muhatap olacağımızı anladık. Son 2 haftadır da Türkiye için önemli bir durum olduğunu anladık. Bu çerçevede tabip odaları, tıpta uzmanlık dernekleri, yakın çevremdeki hekim arkadaşların söylediklerini daha dikkatle takip eder oldum. Onların ilettiği bilgileri dikkatle okudum ve anlamaya çalıştım. Yeterli sayıda test yapılmamasıyla ilgili belki de, söylendiğinden daha fazla insanda virüs olduğunu, bunların ağır olmadığını, hafif geçirebildiğini, yalnız başka insanlara bulaştırma ihtimali olduğunu düşünüyorum. Benzeri durumdaki diğer ülkelere, Avrupa’dakilere baktığımız zaman almış oldukları sokağa çıkma yasağı kararının gerçekten doğru olduğunu düşünüyorum. Keşke bizde de sokağa çıkma yasağı kararı alınsa. Bu şekilde hastalığın yayılması yavaşlatılabildiği kadar yavaşlatılır, tamamen durdurulur da demiyorum” açıklamasını yaptı.

ÖNÜMÜZDEKİ 2 AY ZORLU, YAZ AYLARINDA VİRÜSÜN YOK OLACAĞI KESİN GİBİ!
Tugay sözlerini sürdürdü ve “Yavaşlatılması önemli çünkü yavaşlarsa aynı anda çok fazla insan hasta olmayacak. Bunların hastanelerde takip ve tedavisi daha mümkün olacak. İyi takip ve tedavide iyileşen hasta sayısı çok daha fazla olacak. İtalya’da çok dramatik bir şekilde bu yaşanıyor. Aynı anda çok fazla insan hasta oluyor. Çok fazla bakım sağlanamıyor ve ölüm oranları yüksek. Ama Almanya’da aynı şey yok. Çünkü işin başından itibaren sağlık tesislerini çok fazla güçlendirdiler onlar. Hasta sayıları çok fazla olsa da tedavi ediyorlar. Benzer durum inşallah bizim ülkemizde yaşanmaz. Yaz aylarıyla birlikte mikrobun duracağı neredeyse kesin. Bütün laboratuar bulguları o yönde. Önümüzdeki 2 ay zorlu geçecek. Diliyorum kontrolsüz bir hasta sayısı artışı olmaz. Hastaneler çalışamaz hale gelir diye endişeliyiz” diye konuştu.

BELEDİYE BAŞKANLARININ MİKROPTAN KAÇMASI MÜMKÜN DEĞİL!
Belediye başkanlarının sürekli alanda olması ve gün içinde sayısız insanla temas kurmak zorunda kalmasıyla ilgili açıklama yapan Tugay, yerel yöneticilerin test yaptırıp yaptırmayacağıyla ilgili ise, “Her isteyene test yapılmıyor. Ben şu an istesem yaptıramam. Özel bir kurum yok. Sadece Sağlık Bakanlığı’nın yetkilendirdiği 2 tane hastane şu an test yapıyor. Bunların dışında test yaptıramıyorsunuz. Onlar da tablo belli noktaya geldikten sonra test yapıyor. Keyfi olarak test yaptırabilmemiz mümkün değil. Ben de yaptıramam. Belediye başkanları gibi insanlar, çok fazla kişiyle temas edenler, yüksek risk grubu altındalar. Bizim mikroptan kaçabilmemiz mümkün değil. Eve kapanmamız ve insanlarla görüşmememiz lazım. Bunu da idari açıdan yanlış buluyorum. Çünkü biz işin içinde olmaz, sahada bulunmazsak hem belediye çalışanları hem halk tedirgin olur, işler aksar. Belediye başkanlığının böyle bir yönü varmış. Ben bunu belediye başkanı olduktan sonra anladım. Oturduğunuz yerden, odadan idare edebileceğiniz bir iş değil. Sahada olmanız lazım, insanları dinlemeniz lazım. Belediye başkanı arkadaşlarımıza şunu söyledim; kendi vücut direncinizi yüksek tutun, iyi uyuyun, vitamin takviyesi alın. Çünkü vücut direnci yüksek olan insanlar hastalığı hafif atlatıyorlar. Bu yönde bireysel önlem alalım dedik” ifadelerini kullandı.