GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
18 Mart 2019 Pazartesi 12:30

CHP’li Sındır: İzmir, seçimde İzmirliliğini gösterecek!

CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, “İzmir İzmirliliğini gösterecek. Dün olduğu gibi 31 Mart’ta da demokrasiye sahip çıktığını, barışın ve kardeşliğin kenti olduğunu gösterecek” dedi.

EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, SonsözTV’ye konuk olarak Aslı Eren’in sorularını yanıtladı. Sındır, seçim gündemi hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumartesi günü İzmir’de gerçekleştirdiği programlar hakkında değerlendirmelerde bulunan Kamil Okyay Sındır, “Genel Başkanımızın İzmir ziyaretinde coşkulu karşılamalar ve programlar oldu. Verilen mesajlar doğal olarak ülkenin durumu, toplumsal barış ve ekonomi üzerine oldu. Genel Başkan, milliyetçilik konusunda ülkeyi yönetenlerin mesela silah fabrikasını Katar ordusuna teslim eden anlayışın ne kadar doğru olabileceğini sorgulamıştır. Bergama dünyada en kaliteli pamuğun üretildiği yerdir. Pamuğu ithal eden bir ülke olmanın ne kadar acı verici olduğunu vurgulamıştır. İşsizlik artış oranının en yüksek olduğu bir dönemi yaşıyoruz. Üniversite mezunu işsizlerin ve emeklilikte yaşa takılanların geçim sıkıntıları var” dedi.“BİR ZÜMRE PARA KAZANSIN DİYE TARIM SEKTÖRÜNÜ MAHVETTİLER”
Geleceği planlamadan yürüyen bir ülke olduğumuzu ve bu plansızlığın her sektörde ve her alanda baş aşağı gelmemize sebep olduğunun altını çizen Sındır, “Öncelikle bir plan belirlenmeli ve bu plan doğrultusunda hedefler belirlenmeli. Bu planda gelir-giderler hesaplanarak dengeli bir ekonomi oluşturulmalı. Türkiye 35 milyon dönüme yakın tarım arazisini işlemez durumda ve on binlerce tarım mühendisi işsiz durumda. Gıda ve tarım sektörü, hayvancılık sektöründe sağlıklı planlama ile üretim yapılmazsa, dengeli kurgulama ile istihdam oluşturamazsanız, kırmızı eti ve samanı bile ithal eder hale gelirsiniz. Ülkede saman ithal etmek zorunda kalıyor olmak bile büyük bir utanç vesilesidir. Türkiye’de 35 milyon dönüm tarım arazisi boş bırakılmışken, siz samanı ithal ediyorsanız bu utanç vericidir. O saman ithal edildiği gün, o tarım bakanı yerinde oturmamalıdır. Ama bizim tarım bakanımız Fransa’dan lejyoner madalyasına layık görülebiliyor ve bunu gururla bakanlığın sayfasında yayınlama cüreti buluyor. Mehdi Eker’in ardından gelen tarım bakanları, sağlıkçı veya farklı sektörlerden gelen insanlar. Tarım sektörünü koruyan kollayan insanlar değil, sermaye gruplarından gelmiş tarım bakanları. Daha önceden Fakıbaba vardı, iyi bir insandı ama sağlıkçı, hekim. Onu ikna ediyorlar gidiyor et ithalatı yapıyor. Belli bir zümre para kazansın diye tarım sektörünü mahvettiler. Bu vurguyu genel başkanımız da yapıyor” diye konuştu.

“KANUNUN EMRETTİĞİ 42.5 MİLYAR LİRA İKEN, TARIMA VERİLEN DESTEK 16.9 MİLYAR LİRA”
AK Parti’nin çıkardığı Tarım Kanunu’na CHP’nin de destek verdiğini hatırlatan Sındır, “Bu kanunun 21’ncimaddesi, “Tarıma aktarılacak destekler milli gelirin yüzde 1’inden az olamaz” der. 2019 yılında hükümet daha doğrusu Erdoğan, tarımsal destekleme için ayrılan rakam 16.9 milyar lira. 2019 yılı GSYH  tahmini ise 4 trilyon 242 milyar lira. Bunun yüzde1’i 42.5 milyar lira yapar. Kanuna göre 42.5 milyar lira destek verilmesi gerekirken 16.9 milyar lira. Bir de lütufkar  bir dille bunu helal-hoş diye anlatıyor. Yasanın emrettiği oran verilmiyor” dedi.“PARTİMİZİ, BAŞKANIMIZI TERÖRİST İLAN ETMEK NAFİLE ÇABA”
AK Parti ile MHP’nin dün ortaklaşa gerçekleştirdiği Cumhur İttifakı Mitingi hakkında da değerlendirmelerde bulunan Sındır şu ifadeleri kullandı:

“Buraya gelirken de o yol afişlerini gördük. Bornova’dan itibaren miting alanına gider tabelaları vardı. İzmirliler Gündoğdu Meydanı’nı bilir, tüm mitingler burada yapılır herkes bilir. Üslubuyla siyasi mesaj vermekten bir yana kendisinden olmayan herkesi, çok ağır hakaretvari sözlerle, ağzından kin dili eksik olmadan, devlet imkanı kullanılarak bu güne kadar gelindi. 70-80 bin kişi vardı veya yoktu ama bir çok vatandaş katıldı ve İzmir’e hakaretvari sözler sarf edildi. Erdoğan’ın gelip Partimizi, başkanımızı terörist ilan etmesini nafile bir çaba olarak görüyorum. Biz dinlediğimizde bu kadar olmaz dedik. Toplumu bu kadar kutuplaştırıcı bu kadar hakaret dili kullanmamalı diye düşündük. Cumhurbaşkanı kimliği ile böyle bir dil ile, benden olanlar iyi, benden olmayanlar terörist söylemleri olmamalıdır. Devletin başı olan kişinin devletin tüm evlatlarına, birleştirici bir dil kullanması gerekir diye düşünüyorum. Erdoğan dünü inkar ederek bugün rahatlıkla bugün farklı söylemlerde konuşabiliyor. Erdoğan’ın konuşmasıyla Tunç Soyer’in de oyu oldukça artmıştır diye düşünüyorum. Çünkü İzmir bu dili sevmiyor. İzmir kardeşliği seviyor, demokrasiyi seviyor. İzmir demokrat bir kent, bu tür söylemlere asla prim vermez.”

“İSTANBUL VE ANKARA’YA İHANET ETTİK DİYEN ERDOĞAN, İZMİR’E DİL UZATAMAZ”
Bütün bakanlıklar düzeyinde İzmir’e yapılan yatırımların ülke genelinin yarısından az olduğunu belirten Sındır, Erdoğan’ın gerçekleştirilen mitingde İZBAN’ı biz yaptık sözleri üzerine, “Sadece sinyalizasyon devlet tarafından yapılıyor. Tüm vagonlar, istasyonlar belediye tarafından yapıldı. Üstelik TCDD belediyeden raylar için hat kirası alıyor. Ve bu bedel sinyalizasyon bedelinin bile üzerinde bir bedel yıllık kira olarak. Kandırmasınlar İzmir’i. İstanbul’u ve Ankara’yı betonlaştırdık, ihanet ettik diyen Tayyip Erdoğan’ın gelip İzmir’e dil uzatmaya hiçbir hakkı olamaz.Ben isterim ki bu ülkenin Cumhurbaşkanı ‘Ey halkım, önümüzde seçimler var, el birliğiyle kol kola, hangi düşüncede olursanız olun gidelim, yüzde 100 katılımla sandıkları patlatalım, hangi düşünce öne çıkarsa başımın üstünde yeri vardır. Biz bu ülkede birlikte mücadele ettik, bizi birbirimizden ayrıştıramazlar’ desin. Bu söylemin yönetimde egemen olduğu bir ülke hayal ediyoruz” diye konuştu.

“İZMİR İZMİRLİLİĞİNİ GÖSTERECEK”
Seçim sonuçlarına ilişkin görüşlerini belirten Sındır, “İzmir İzmirliliğini gösterecek. Dün olduğu gibi 31 Mart’ta da demokrasiye sahip çıktığını, barışın ve kardeşliğin kenti olduğunu gösterecek. Her dine, etnik kimliğe ve insan olan herkese eşit mesafede olduğunu kanıtlayacak. Benim hiç endişem yok İzmir’de belli toleranslar çerçevesinde CHP’nin 30 ilçenin 30’unu alacak potansiyele sahip olduğunu düşünüyorum. Ankara’da Mansur Yavaş ve İstanbul’da Ekrem İmamoğlu kazanacak. Bursa’da, Mersin’de, Maraş’ta, Kütahya’da Bolu’da ve Anadolu’nun bir çok yöresinde güçlü bir seçimde kazanacağız. İzmit’te Fatma Kaplan Hürriyet vekilimiz aday, orada da kazacağız. Millet İttifakı’nın bir çok yerde rahat bir şekilde kazanacağını çalışmalar da söylüyor” dedi.