GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
19 Haziran 2018 Salı 11:04

Başbakan Yıldırım’dan İzmir'de ‘istemezük’ tepkisi: Hizmet yaparken sopa yiyoruz!

Başbakan Binali Yıldırım, İzmir'de yapmak istedikleri projelerin dava açılarak engellenmeye çalışdığını belirtti. Yıldırım, " Ne yazık ki biz yapıyoruz, birileri taş koyup dava açıyor. Sonunda mahcup oluyoruz. Hizmet yaparken sopa yiyoruz. Bu bizi çok yoruyor" dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, Kaya Termal Otel’de basın temsilcileriyle bir araya geldi. Yıldırım, şehre yapılan hizmetlerin bazı kesimler tarafından engellendiğini, hükümetin İzmir’e yönelik projelerine davalar açıldığını, bunun da işleri geciktirdiğini söyledi.

İzmirlilere çağrıda bulanan Yıldırım, dava açanlara karşı kent kamuoyunun tavır alması gerektiğini söyledi. Hükümetin İzmir’de 15 yılda 66 Milyar TL yatırım yaptığını söyleyen Yıldırım, projelerin artarak devam edeceğini söyledi.

- BAŞBAKAN YILDIRIM’DAN İZMİR’E İKİ MÜJDE: KAMPÜS VE MİLLET BAHÇESİ YAPIYORUZ!

Yıldırım'ın konuşmasından satır başları şöyle:

İNCİRALTI İMAR BARIŞI İLE ÇÖZÜLÜYOR
Burası çok karmaşık bir durumda. Münferit çözümünü bulamadık. Yeni imar barışı ile birlikte sorunu çözüyor. Türkiye genelinde bir uygulama ile meseleyi hallediyoruz.

İSTANBUL-İZMİR OTOYOLU 2019’DA HİZMETTE
2019 yılında tamamen bitirilip hizmete açılacak. Hızlı tren projesi Ankara’dan Uşak’a kadar geldi. Zorlu kısmındayız. 2023 itibariyle tamamlanmış olur. Türkiye’de aynı anda hem otoyol hem hızlı trenin geldiği başka bir il yok.

30 BİN CİVARINDA SURİYELİ OY KULLANACAK
Bizim misafirimiz olan Suriyeliler şartlar iyileştiğinde tekrar memleketlerine dönecek. Bu yaşanılan durum geçicidir. Onları ölüme terk edemezdik. Türkiye’de Suriyeliler ‘biz istediğimiz gibi davranırız, hareket ederiz’ diyemezler. Ülkemizin kanunları var, buna müsaade etmeyiz. Gerekirse ellerinde tutar ülkelerine geri yollarız. Türkiye’deki Suriyelilerden vatandaşlığa geçen sadece 30 bin civarında kişi bu seçimde oy kullanacak.

HİZMET YAPARKEN SOPA YİYORUZ
Bu projenin her şeyi hazır. Çalışma tamamlandı. İzmir’in hazır olmasını bekliyoruz. Marifet iltifata tabidir. İzmir istemeden bir şey yapamayız. Kamuoyu, STK, basın bu projeyi gündemde tutmalıdır. İzmir’in kaderini değiştirecek bir projeden bahsediyoruz. Sıradan bir yol değil. Ne yazık ki biz yapıyoruz, birileri taş koyup dava açıyor. Sonunda mahcup oluyoruz. Hizmet yaparken sopa yiyoruz. Bu bizi çok yoruyor. Hak etmiyoruz. Eğer İzmir’in ulaşım sorunu çözülmezse 4-5 yıl sonra bu trafiği hayal edemiyorum. Ulaşım çok büyük bir azaba dönüşecek. İzmirlilerin projelere itiraz eden marjinal kesimleri kamuoyu nezdinde baskılaması lazım. İdeolojik yaklaşımlar hizmetleri geciktiriyor. Kimse de bunlara hesap sormuyor. Karşıyaka Stadı’nın hali görüyorsunuz. Paramızla rezil oluyoruz. Göztepe, Alsancak statları bitiyor. İzmir’in en büyük problemi imar ve altyapı sorunudur. Çeperlerdeki çarpık yapılaşmayı çözmeden İzmir hak ettiği marka değerine ulaşamaz.

AK MI KARA MI BELLİ OLACAK!
Seçim meydanlarında Ramazan dolayısıyla sakinlik vardı. Bayramdan sonra hareketlendi. Bizim meydanlarla ilgili sorunumuz yok. Çok büyük sıkıntı görmüyoruz, hedefe yakınız. İzmir’den beklentimizi yüksek. Oy oranı vermem seçmene haksızlık olur. Pazar günü kimin saçı ak, kimin kara ortaya çıkacak. Herkes boyunun ölçüsünü alacak. İzmir’de iyi durumdayız. Kocaoğlu, bize yüzde 28’i layık görmüş. Mesele onun dediği gibi değil. Kendisi yaşlandıkça cimrileşiyor.

KONAK TÜNELİ
Konak Tüneli 35 projemiz arasında yer alıyordu. Yaptık, geçtik. Orası inada binmişti. Artık bende yaşlandım, kimseyle inatlaşmıyorum. Biz işimize bakıyoruz.

İZMİR'DEN KOPMAM SÖZ KONUSU DEĞİL
Selçuk'ta İZBAN açılışında yaşanan talihsiz bir olaydı. Belediye başkanının o açılışta zamansız biz çıkışı oldu. Bende esprili bir şekilde yanıt verdim. Onun ötesinde bir durum yok. Bizim açımızdan mesele kapanmıştı fakat gördüm ki orada yaşanan olayla ilgili siyasi bir hamle yapılarak süreç devam ettirildi. Ben İzmirin yatırımlarını takip ediyorum. Kentten kopmam, ayrılmam küsmem söz konusu değil. 35 projenin 17’si devam ediyor. İzmir’i geri plana bırakamayız.  İzmir’in yerel yönetimlerinin en iyi yaptığı şey, “hükümet engelliyor” söylemidir. Onu kamuoyuna iyi sattılar. Neyi engellemişiz. Kanunlar yasalar belli. Büyükşehir yasasından Türkiye’de en fazla yararlanan il İzmir Büyükşehir’dir. 15 yılda 66 milyar TL yatırım yaptık. İdeolojik davranışlar kente yatırımı engelliyor. Bu zihniyet değişmelidir. Farklı düşünüyor, ayrı pencerelerden bakıyor olabiliriz. Bu durum kenti mağdur etmemelidir. Siyaseti sandıkta yapmak zorundayız.

Bu kentin içme suyu problemini bile biz hallettik. Gördes’ten su getirdik. İçinden minibüs geçen boruları döşedik. Bazıları çıktı “zehir içeriz ama yine oy vermeyiz” dedi. İzmir’e gönül borcumuz var, gönül kırgınlığımız yok. Bu kent bize destek veriyor. İlk başladığımızda yüzde 17 ile başladığımız oy oranı yüzde 37’ye kadar çıktı. Kendimizi daha iyi anlatmamız lazım. Şikayetimiz yok. Çalışmaya hizmete devam ediyoruz.  FETÖ’cüler İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne operasyon yapmasaydı, 400 polisle belediyeyi basmasaydı biz 1. partiydik. O dönem CHP il başkanı çıktı, “operasyonun" kendilerine iki vekil kazandırdını açıkladı. Bizi İzmir’in her yerinde varız. Hiçbir sorunumuz yok. 

HDP’NİN PKK’NIN ETKİSİNDEN ÇIKMASI GEREKİYOR
PKK ile işimiz olmaz. Onun uzantısı HDP ile de biraraya gelmeyiz. HDP, PKK’nın etkisinde kurtulması lazım.

ABD SENETOSUNA TEPKİ: ESEF VERİCİ
Başbakan Binali Yıldırım, ABD Senatosu'nun Türkiye'ye silah satışını askıya alma kararıyla ilgili konuştu. Yıldırım, "Türkiye alternatifsiz değil" ifadelerini kullandı. ?Yıldırım, "Karar talihsiz bir gelişme, Türkiye alternatifsiz değil. ABD senatosunun böyle bir teşebbüste bulunması esef verici. Bu teşebbüsler stratejik ortaklık ruhuna aykırı" dedi. 
ABD senatosu F-35'leri Türkiye'ye teslimatını geçici olarak durdurmak isteyen kanunu onaylamıştı. Ancak bu nihai karar değil...Senatodan geçen yasaya göre F-35 savaş uçakları ancak Türkiye'nin NATO ittifakına tehdit oluşturmadığının ABD Başkanı Donald Trump tarafından tescil edilmesi halinde teslim edilebilecek.
 

DERNEKLERLE BULUŞTU
Başbakan Binali Yıldırım, İzmir'deki esnaf buluşmasından sonra yine aynı otelde bu kez de Doğu ve Güneydoğu derneklerinin temsilcileriyle bir araya geldi. Dernek temsilcileri ve dernek üyelerine hitap eden Başbakan Binali Yıldırım, "Yaklaşık 50 gündür Türkiye'nin her tarafını geziyoruz. Sizlerin desteğiyle 16 yıldır AK Parti olarak büyük hizmetlere imza attık. Bundan sonra da hem yaşadığımız şehir hem doğup büyüdüğümüz memleketimizin sorunları için beraber olacağız, birlikte çalışacağız. 24 Haziran seçimleri Türkiye'nin AK Parti iktidarında yaptığı 13'üncü seçim. Her seçimde hamdolsun halkımız bizi yalnız bırakmadı, desteğini her seferinde artırarak bizleri bugünlere getirdi. 15 Temmuz'da asker kılığına girmiş olan hainler, devletin, milletin vergileriyle aldığı silahları, topları milletin üzerine bomba olarak yağdırdılar. 251 vatan evladını şehit verdik. Millet olarak büyük acı yaşadık. Ancak alçaklara bu ülkeyi teslim etmedik. Ezanları dindirtmedik, bayrağı indirtmedik. 15 Temmuz bize bir şey gösterdi. Türkiye darbelerle, baskılarla yüzleşerek çok yıprandı. Kalkınmamız gecikti, sorunlarımız birikti. Biz bile 2002'den 2017 yılına kadar tek başına iktidar olmamıza rağmen, başımızdan neler geçti. Siz daha iyi biliyorsunuz. Enerjimizin bir kısmı hiç uğruna bu odaklarla mücadeleyle geçti. Tabiri caizse şeytan taşlamaktan millete hizmeti ancak verdik. Bütün bunları yaşadıktan sonra artık Türkiye'de bir şeylerin değişmesine karar verdik" dedi.


"Yeni seçimlerle birlikte Türkiye yeni bir döneme giriyor" diyen Başbakan Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Darbeleri inşallah bir daha konuşmayacağız. Vesayeti, muhtıraları bir daha konuşmayacağız. Ayrılıkçı akımları konuşmayacağız. Birliğimiz, beraberliğimiz daha da güçlenmiş olacak. Türkiye her alanda gelişecek. 16 yıllık AK Parti iktidarımız boyunca önemli kararlar arifesinde bir araya geldik. Birlikte durum değerlendirmesi yaptık. Sizlerin katkıları, desteklerinizle şehirlerimizin gelecek vizyonunu konuştuk. Ülkemizin kalkınmasını konuştuk. Daha güzel bir Türkiye'yi evlatlarımıza nasıl hazırlarız, bunları konuştuk. 16 yıla dönüp baktığımızda dikkat çeken önemli bir mesafeyi katettiğimizi söyleyebilirim. Türkiye'yi üç kat büyüktük. Altyapı bakımından dünyanın 9'uncu ülkesi konumuna geldi. Göreve geldiğimiz zaman Türkiye 32'nci sıradaydı. Bunu 15 yılda başardık. Nasıl başardık? Sizlerin desteğiyle başardık. 2008 yılından beri dünyada kriz var. Dünya büyümüyor ama Türkiye her yıl büyüdü. Sadece misal vermek istiyorum. 1924 yılından 2002 yılına yüzde 4,7, bizim dönemimizde 5,7 büyüme oldu. 'Bu bir puanın ne önemi var?' denebilir; Cumhuriyet döneminde 4,7 yerine 5,7 büyüseydik Türkiye bugün üç kat değil beş kat büyüyecekti. Fransa'dan sonra dünyanın 7'nci büyük ekonomisi olacaktı. Darbeler, zayıf iktidarlar, vesayetler yüzünden Türkiye zaman kaybetti. Büyümesi, kalkınması gecikti."

'SEÇİME BİR AY KALA TOPLANDILAR'
Türkiye'ye karşı oyunlar oynandığını da söyleyen Başbakan Binali Yıldırım, "Sorun ne? Belirli oranda Türkiye'deki istikrarı bozmak için ellerinden gelen gayreti gösteriyorlar. Bunların kayığına binen içeride de taşeronları var. Seçime bir ay kalmış, hesapta kitapta yok, değerlendirme kuruluşları 'Türkiye'yi izlemeye aldık' diyorlar. 'Bankaların notunu düşürdük' diyorlar. Bütün bunların maksatlı ve manidar olduğunu biliyoruz. Amaç Recep Tayyip Erdoğan olmasın, kim olursa olsun. Çünkü Recep Tayyip Erdoğan işlerine göre birisi değil. Onların işini zorlaştırıyor. Tezgahlarını bozuyor. Masum milletlerin uyanışına neden oluyor. Onun için Recep Tayyip Erdoğan olmamalı. Planlarını rahat yapmalılar. Nedir planları? Bir terör devleti kurmak. Bunu da Kürt vatandaşlarımızın kanı canı üzerinden yapmanın gayretindeler. Buradan açık söylüyorum. Kürtlerin emperyal desteklerine ihtiyacı yok. Kürtlerin o bölgede bir yapay terör devletine de ihtiyacı yok. Devlet bin yıldır Anadolu toprağında, ay yıldızlı bayrağın rengini beraber verdik. Hilali şehitlerinin kanlarıyla süsledik. Yıldızı şehitlerimizi temsil ediyor. Bu topraklarda etle tırnak gibiyiz. Kardeşliğimizi bozmaya çalışanlara dün de muvaffak olamadı bundan sonra da olamayacak" dedi.

HDP'Yİ ELEŞTİRDİ
Konuşmasında HDP'ye yönelikte eleştirilerde bulunan Başbakan Binali Yıldırım sözlerine şöyle devam etti:
"Siyaset herkesin hakkı, kimse yasaklı değil. Kuralı belli. Üniter yapıyı hedef alıyorsanız, etnik temelli, ayrılıkçı bir siyaset çizgisi üzerindeyseniz, bizim Anayasamıza da aykırı. Devlet yapımıza da aykırı. Onun için 7 Haziran seçimleri öncesinde HDP güzel söylemler ortaya koydu, 'Türkiye partisi olacağız' sözleri söyledi. Vatandaş bunu memnuniyetle karşıladı ve iyi oy verdi. 81 milletvekili aldılar. Büyük bir şanstı ama sonrası gelmedi. Sonra görüldü ki HDP'nin iradesi kendinde değil terör örgütünün emrinde, kurtulma şansı yok. Emirleri oradan alıyor. Art arta açıklama yapıyorlardı, 'PKK sizi tükürükle boğar' diyorlardı. İnsanlar hepimiz şaşırdık. Büyük bir hayal kırıklığı yaşadık. Hemen sonra iki tane gencecik polisimizi evinde kafalarına sıkıp şehit ettiler. Ondan sonra ne çözümü kardeşim! Ondan sonra gelişmeleri biliyorsunuz. Hendek olayları, çukur olayları ve büyük acılar yaşandı. Şimdi onu telafi etmekle meşgulüz, onun için çabalıyoruz. Bölgeye en az 10 sefer gittim. Yapılan binalar, yıkılan binalar yerine geliyor ama yok olan canlar yerine gelmiyor kardeşim. Onun için bizim yapmamız gereken birliğimizi beraberliğimizi sağlam tutup, bölücü, ayrıştırıcı örgütleri aramızdan çıkarıp atmak."

'KÜRTLERİN, TÜRKLERİN PKK SORUNU VAR'
Bölgenin geri kalmasının nedeninin bölücü terör örgütü olduğunu belirten Başbakan Yıldırım, "Kürtlerin PKK gibi bir sorunu var. Türklerin de PKK gibi bir sorunu var. Bölgenin geri kalmasının sebebi terör örgütüdür. Acıların yaşanmasının kökü de terör örgütüdür. Bunun için yapmamız gereken bu örgütü, milletle devlet arasından söküp atmaktır. Bunu da yapıyoruz. Çok da mesafe aldık. 153 mera açıldı, kapalıydı. Ne güzel hayat normale döndü. İnsanlar tekrar özgüven kazandı. Teröre karşı Hakkari'de avaz avaz 'Kahrolsun PKK' diyen binlerce insana hitap ettim ben. Bizim istediğimiz bu. Gerisini biz yapacağız, aradaki kayıp zamanları da kapatacağız" dedi. Bu sırada yerinden kalkan bir kişinin, "Türk-Kürt kardeş, buna inanmayan kalleştir. Ölümüne yanınızdayız" diye bağırmasından sonra konuşmasını sürdüren Başbakan Binali Yıldırım şunları söyledi:
"250 bin Suriyeli kardeşimiz ülkelerine döndü, yerleşti, çocukları okullarında. Bize 'Suriyeliler ne olacak?' diyorlar. 7 yıldan fazla misafir ettik. Biz ev sahibi, onlar misafir. Misafir ev sahibinin kuzusudur. Yaramazlık yaparlarsa gereğini yaparız. Bir daha açık söylüyorum; darda zorda kalanlar bizim ecdadımızdan gelen hasretimiz. Kanunlar kurallar onlar için de geçerli. 250 bin kişi gitti. Birlikte geri dönecek bu insanlar. Bülbülü altını kafese koymuşlar ille de vatanım ille de vatanım demiş. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı'nı hem kendi güvenliğimizi sağlamak için yaptık aynı zamanda da buradaki Suriyeli kardeşlerimizin gidip yerleşmesi için yaptık. Benzer faaliyetleri şimdi Menbiç'te ABD ile yapıyoruz, daha fazlasını Kuzey Irak'ta yapıyoruz. Terörle mücadelede yöntem değişikliğine gittik. Savunma değil taarruz. Yurt içinde bitirdik, kalıntıları yok mu, var. Kalem tutan eller silah tutuyor, dağda bunların ömrü 3,5 yıl. Gençlerimizin kendi fikirleri, inançları içinde bu ülkeye bir zenginlik kattığını biliyoruz. Her zaman da bunu vurguladık. Sadece seçme yaşı değil, seçilme yaşını da biz 18 yaşa indirdik. Onları tehlike görseydik bunları yapmazdık. Gençlerin apolitik olduğunu söylerler. Bunun doğru olmadığını 15 Temmuz'da biz gördük. Meydanlara inan vatandaşlarımızın yarısı gençlerdi."